YENİ ASIR

Ne olacak bu sosyal demokratların hali?


05 Ocak 2005

Rahşan Ecevit'in "AB'ye gireceğiz derken dinimiz elden gidiyor" yönündeki çıkışı, Türkiye'nin bir anda gündemine oturdu. Bakın konu hakkındaki sorulara Rahşan Ecevit, nasıl yanıt vermiş;
"Büyük çoğunluğu Müslüman olan bir ülkede yaşıyoruz ve Müslümanlığın gerilemesini istemem. Rahatsız oldum ve böyle bir açıklama yaptım."
Türkiye'de misyonerlik çalışmalarının çok fazla yoğunlaştığına dikkati çeken Rahşan Ecevit, "Artık öyle haberler geliyorduki, kah ikna, kah çıkar yoluyla din değiştirmeye başlamışlardı. Bu beni rahatsız etmeye başladı. Büyük çoğunluğu Müslüman bir ülkede yaşıyoruz ve Müslümanlığın da gerilemesini Türkiye'de istemem. Rahatsız oldum ve böyle bir açıklama yaptım" dedi. Eskiden misyonerlik çalışması yapanların hemen gözaltına alındığını belirten Ecevit, "Ama bugün böyle bir şey olmuyor. Sanıyorum AB'ye giriyoruz diye her şeyi serdik, rahata bıraktık. Bunu da dinimiz açısından tehlikeli buluyorum. Eski halimiz çok iyiydi. AB ile birlikte işi serbest bırakır olduk. Ben o serbestlikten pek hoşlanmadım" diyor.

DİMYATA GİDERKEN
Yıllardır bizi kimler yönetmiş, diye düşünmekten insan kendini alamıyor. Bir anda ülke genelinde AB rüzgarı esiyor ve koskoca Rahşan Hanım dine sarılıyor. Şaştım kaldım... Sizleri bilmem ama bana Fettullah Gülen takımıyla yakınlığı bilinen Ecevit Ailesi'nin bu sözleri oldukça ilginç ve düşündürücü geldi.
Hani bir laf vardır, "Dimyata pirince giderken bulgurdan oldu" diye...
Yanılabilirim belki ama, tahminimce Mustafa Sarıgül'ün başına böyle bir felaket gelecek. Sarıgül, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın olağanüstü kurultayı ocak ayı içinde toplanmasına yönelik çağrısı ile ilgili olarak, ''Sayın Baykal'ın çağrısı geç kalmış bir çağrıdır. Ama bu çağrı partimizin önünü açacaktır. Tamam ben varım" diye yanıt vermiş. Bilindiği üzere Sarıgül'ün kurultayda aday olması için Şişli Belediye Başkanlığı'ndan istifa etmesi gerekiyor. Sarıgül'ün CHP'de kendilerini 'İktidara Yürüyüş Hareketi' olarak adlandıran muhalif milletvekilleri Duran Tüysüz, Hüseyin Özcan, Ersoy Bulut, Sefa Sirmen, Muharrem Toprak, Erdoğan Kaplan, Muzaffer Kurtulmuşoğlu, Mehmet Tomanbay, Ahmet Güryüz Ketenci, Züheyyiir Amber ve Hasan Aydın tarafından desteklendiğini biliyoruz.
Fakat bu güne kadar yaptığım gözlemlere dayanarak söylüyorum ki, "İktidara Yürüyüş Hareketi" henüz yeterli çoğunluğa sahip değil.
Sarıgül'ün CHP içinde bölünme yaptığı bir gerçek, ama ne kadar? Korkarım CHP Genel Başkanı, ya da kendi deyimiyle T.C. Başbakanı olacağını söyleyen Sarıgül, elinden Şişli Belediye Başkanlığı'nı da kaçırıp sade vatandaş olacak...
Tabi yanılabilirimde, aman canım o kadar kusur kadı kızında bile var...