YENİ ASIR

Muğla'da arıcılık


23 Ekim 2004

Günlerdir çoluğumuza, çocuğumuza yedirdiğimiz, soframızdan eksik etmediğimiz bal hakkında sağlıklı bilgilere sahip olabilmemiz, için konu hakkında gelen her türlü bilgiye yer vermeye çalışıyorum. Bal ve baldaki naftalin ile oldukça detaylı bilgi Muğla İli Arı Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Şahin'den geldi:

SN. YEĞİNBOY
"Gıda konusundaki duyarlılığınızdan dolayı teşekkür ediyorum. Tarım İl Müdürlüğü kayıtlarına göre 334 köyde 5800 aile 700 bin arılı kovanla arıcılık yapmakta, Muğla'da Arıcılık sektöründe 35 bin kişi çalışmakta (arıcı, petekçi, ambalajcı, kovan imalatçısı ve bal satıcısı ). Her yıl diğer illerden çam balı üretmek amacıyla gelen arıcıların kolonileri ile birlikte 1.100.000 koloni çam balı üretimine katılıyor. 2002 yılı verilerine göre 30 bin ton çam balı üretildi. Muğla'da 2002 yılında kovan başına verim 40-45 kg.dır. Bu son 10 yılın rekorudur. Ülke genelinde kovan başına bal verimi ortalaması 22-25 kg'dir. 2002 yılı Muğla'daki bal üretimi ortalaması ile 50 kg olan dünya bal verimi ortalamasına yaklaşmıştır.
Muğla'da 385 adet orman köyü mevcuttur. Bu köylerin 260 adedinde Basralı çam ormanı bulunmakta, yüzyıllardan bu yana çam ormanlarında bulunan çam pamuklu koşnilinin (marchelina hellenicus)'un salgıladığı bal çiğine dayalı arıcılık yapılmakta. Orman köylüsünün geçim kaynağı arıcılıktır.
1978 yılında arılarda 'varroa paraziti' oluşmaya başlamış 1978-1980 yıllarında bölgemizde binlerce arı kolonisi varroa parazitinin yavru ve arı üzerindeki tahribatı ile sönmüştür. Arıcı çaresiz, arıcıya bilgi aktaracak merciler çaresiz. Arıcı bu parazit ile mücadelede kullanmadık hiçbir madde bırakmadı. Naftalin de bunun içinde. Ayrıca arıcılar bal sezonu sonunda kullanma değeri olan yani 1-2 kez yavru çıkmış ve bal süzülmüş kabartılmış peteklerini gelecek yıl baharda kullanmak üzere boş kovan kasalarının içine koyup çerçevelere temas etmemek üzere yarım çay kaşığı naftalin serperler, bahara kadar saklarlardı.

NİÇİN NAFTALİN?
Güve kelebeği kabartılmış mumlar üzerinde yavru yaparak galeri açar ve kabartılmış peteğin petek olma değerini ortadan kaldırırdı. 2000 yılına kadar ülkemizde yayınlanan arıcılık kitap ve dergilerin peteklerin saklanması bölümlerini inceleyecek olursanız naftalin önerilmekteydi. Devletin yetkili kurumları Türk insanının değerini AB'ye girme sevdası ile görmeye başladı. İlimizde naftalin kullanımı 2001 yılından bu yana %20-30'lardan %1'lere kadar düşmüştür. Tarım İl Müdürlüğü denetleme amaçlı yaptığı bal analizlerinde naftaline rastlanmamıştır. Bizde naftalin toleransı 0 (sıfır), Avrupa ve bazı dünya ülkelerinde 5-10 ppm.'lerde kabul edilebilirliği vardır.
Biz arıcıların en büyük sıkıntısı bala dışardan glikoz karıştırılması Türkiye arıcılığına indirilen en büyük darbedir. Bu nedenle Muğla İli Arı Yetiştiricileri Birliği, Türk Gıda Kodeksi'ne sonuna kadar destek vermekte balların üretim aşamasından tüketicinin sofrasına varıncaya kadar denetlenmesini talep etmekteyiz. "