Geçenlerde bir Türk musikisi gönüllüsü, aşığı, daha doğrusu üstadı ile tanıştım. Kendisini daha önce Kuşadası'nda siyasi bir toplantıda tanımıştım, ama bu yönünü bilmiyordum. Şimdi karşımda bir Türk musikisi sevdalısı, yüzlerce genç yetiştiren hocası, yüzden fazla bestesi bulunan bir bestekar ve tanbur sanatçısı var... M. Sabri Akçagül'ün esas mesleği mühendislik.
Yüksek tahsilini tamamlayıp Aydın'a döndüğünde, birkaç arkadaşı ile birlikte Aydın İleri Türk Musikisi Derneği'ni kurarak burada Türk Müziği'nin sevilip, yayılmasına olanak sağlamış. Uzun yıllar karayolunda kontrol mühendisi olarak çalışmış. Emekliliğinde de çocukluğundan beri aşık olduğu musiki ile meşgul olmanın yanında turizmle de ilgilenmiş.
VARSA YOKSA MÜZİK
Kuşadası'nda güzel bir oteli ve restoranı var. Ama Sabri Akçagül'ün bunlarla hiç ilgisi yok. Varı, yoğu müzik. Besteler yapıyor, öğrenciler yetiştiriyor, yetenekli gençlerin elinden tutuyor. Bunlardan ilk akla gelenler arasında Safiye Yetimoğlu, Tolga Meriç gibi sanatçılar yer alıyor.
Akçagül'ün heyecanına, azmine, inancına hayran oldum. Konserler düzenliyor, dersler veriyor, kitaplar yayınlıyor, kasetler çıkarıyor. Bu arada İsmet Sezgin'in çocukluk arkadaşı olduğunu, İsmet Abi'nin şiirlerini bestelediğini öğrendim. Dinleyenler çok da güzel olduğunu söylüyorlar. Amatör heyecan ve tutkusundan dolayı sayın Akçagül'ü yürekten kutluyor, değerli çalışmalarının devamını diliyorum...
İzmir İzmir....
Türkiye'nin en uzun soluklu Kent Kültürü Dergisi olan İzmir İzmir'e gönül verenler, özellikle imtiyaz sahibi Tufan Atakişi son derece üzgün. Dergi tam dokuz yıldır ticari bir kaygı gözetmeksizin İzmir ve İzmirlilere hizmet vererek, kent kültürümüzü yaşatmaya çalışmakta. Yaptığımız sohbette Atakişi; "Kent kültürü söylemi gerçek anlamı dışında kullanılmakta, kentteki kültürel faliyetler olarak tanımlanmakta. Oysa kent kültürü; kentte yaşayanların kültürü ile göç edenlerin beraberinde getirdikleri alt kültürlerin birbiriyle uyumu sonucu ortaya çıkan kabullenilmiş, uygulamaya konulmuş bir yaşam biçimi olarak kente mal olmuş kültürdür. Derginin belli bir reklam alanı ve fiyatı var. Amacı,sadece derginin hammadde giderlerinin karşılanması. Zaman zaman yerel yönetimlerle işbirliği ile yaptığımız çalışmalarda yetersiz kalıyoruz.
Bağımsız yapımızı sürdürebilmek için desteklenmeye, İzmirlilerin bize sahip çıkmasına ihtiyacımız var." diyor.
Atakişi'nin bu duyurusuyla gerekli makamların ve iş dünyasının İzmir İzmir Dergisi'ne daha fazla sahip çıkmalarını umut ediyorum...