YTL'ye geçiş tam anlamıyla bitirilirken özellikle kredi kartları konusunda kullanıcılardan kaynaklanan sorunlar yaşanmaya devam ediyor. Son olarak bir kredi kartı kullanıcısı iki poğaçaya 13 bin YTL yani 13 milyar lira ödemiş. Bankalararası Kart Merkezi (BKM) yetkilileri bu tip işlemlerin iptal edildiğini kaydederek yine de kullanıcıların çok dikkatli olması gerektiğini belirtiyorlar.
Sizler alışabildiniz mi bilmiyorum, ama ben henüz bu duruma alışamadım. Alışveriş yaparken kasada önümde ödeme yapan vatandaşların da zorlandığını görünce biraz olsun rahatlıyorum. Çünkü anladım ki, sorun sadece ben de değil. Herkes kasada kuruşunu hesaplamaya çalışıyor. Farkında olmadan yukarı yuvarladığımız kuruşları alt alta toplarsak yaşadığımız pahalılığı farkına varacağız.
Siz siz olun kuruşunuza sahip çıkın... Virgülden sonrasını mümkünse yukarı değil, aşağıya yuvarlatın.
PARANIN SERÜVENİ
Vatan Gazetesi'nde Fatih Üniversitesi Hastanesi Başhekim Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Bünyamin Işık, özellikle kağıt paranın ciddi bir çok enfeksiyonun bulaşmasında taşıyıcı rol oynadığını belirtmiş; "Sıfır, yıpranmamış yani hiç kullanılmamış paraların piyasaya sürülmesiyle, kirli ve mikrop taşıyıcı paraların piyasada dolaşımı azalacaktır. Bu da el ve ağız yoluyla bulaşan hastalıklardan korunmak için ciddi bir faktör olacak" diyor. Paranın bir cepten çıktıktan sonra başka bir cebe girene kadar geçirdiği serüvenlerin bilinmediğini belirten Işık, "Bu konuda o kadar çok farklı senaryolar üretebilirsiniz ki... Yani tuvalette bile bu paranın kullanıldığını düşünürseniz, paranın büyük bir bulaşıcı hastalık taşıma potansiyeli olduğunu görürsünüz. Dolayısıyla bizim yapabileceğimiz tek şey sık sık ellerimizi yıkamak olmalıdır. Elimiz mutlaka paraya değecektir, bunun aksini yapma şansımız yoktur. Ama el yıkama alışkanlığını çok sık uygulayabiliriz. El yıkamayı özellikle para ve kirli olduğundan şüphelendiğiniz bir çok objeyle temasta tekrarlamalıyız. Böylece parayla bulaşabilecek enfeksiyonların önüne geçebiliriz. Tüberküloz yani halk diliyle veremin bile kağıt para yoluyla geçebileceğine dair literatürde ciddi terimler vardır."
PİYASAYA YENİSİ GELDİ
Bu durumda Işık'ın açıklamalarını göz önüne alırsak sıfır, hiç kullanılmamış; yani yıpranmamış paranın piyasaya sürülmesiyle özellikle kirli ve mikrop taşıyıcı paralar ortadan kalkmış olacak. Böylece el ve ağız yoluyla bulaşan hastalıklardan biraz olsun korunabileceğiz. Fakat temiz para kullanmak hastalıklardan korunmak için uzun süreli koruyucu bir faktör değil. Yıllar geçtikçe bu paraların da ne kadar kirleneceğini tartışmaya gerek yok. Cüzdanımıza koyduğumuz gıcır gıcır YTL için 'nasılsa temiz, hiç kullanılmamış' diye düşünürek, ellerimizi yıkamayı ihmal etmeyelim...