Haftalardır süren "zina" krizi şimdilik rafa kalktı. Başbakan Erdoğan Brüksel gezisinde TCK için söz verince borsa fırladı, dolar, euro düştü. Son haftalarda yaşananlardan sonra insan 'ne biçim bir ülkede yaşıyoruz?' diye düşünmeden edemiyor. En ufacık bir rüzgarda pat diye düşüşe geçiyoruz. Memlekette her şey pamuk ipliğine bağlı. İş yapmak, yatırım yapmak cesaret istemeye başladı. İstikrar yok, güven yok, yok oğlu yok. Yetişmekte olan çocuğum için endişe duymadan edemiyorum. Eskiden küçük yaştan çocuğunu yurt dışında okumaya gönderenlere şiddetli tepki gösterirdim. Şimdi kendim ciddi ciddi düşünmeye başladım. Dengesiz bir ülkede yetişen çocuklar veya gençlerden denge beklemek haksızlık olur. Bir gün 'tü kaka' dediğine ertesi gün 'o..cici' diyeceksin. Ve bunu seni yöneten insan yapıyor olacak. Ne yazık ki garip ama gerçek...
SAMSUN OLAYI
Samsun Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz olayı "mizansen" olarak yorumlamış. Türkiye'de zaten garip bir senaryo sahneye konmuş durumda. Kimilerimiz seyirci, kimilerimiz oyuncu. Adı konmamış bir oyunun içindeyiz. Samsun Valisi Mustafa Demir; "Böyle bir olaydan mağdur olan vatandaş şikayet eder, gerekli araştırma yapılır. Ama ortada şikayet yok." demiş. İnsanların şikayet edecek hali mi kaldı? Gazeteciler korkudan yazı yazamıyor, iş adamları üslerine maliye salınacak korkusuyla başka partilerde faliyet gösteremiyor, sanayici her an yeni krizle karşılaşmamak için nefesini tutmuş bekliyor, vatandaş ne yapsın? Türkiye'de sade vatandaşta cesaret mi kaldı, insanlar artık sadece hayatta kalmaya çalışıyorlar.
TATLISES'İN DÜŞÜNCELERİ
Geçtiğimiz günlerde Ali Kırca atv ana haber bültenine İbrahim Tatlıses'i konuk etti. Ev sahibi ve konuk arasındaki konu "zina ve AB" üzerineydi. Ali Kırca Tatlıses'e tüm Türkiye'yi krize sokan konu hakkındaki düşüncelerini sordu. Ve Tatlıses konuştu;
"Çok kızıyorum şu adamlara. Bizim kokorecimize karışıyorlar. Sana ne kardeşim, bırak ağız tadıyla yiyelim. Bir de şu zina meselesi var. Bu konuda AB'den yanayım. Türkiye'de özellikle doğuda iki - üç hanımı olan var. Biri resmi, diğerleri imam nikahlı. Birinin kafası bozuldu mu ne olacak, doğru şikayete gidecek. Böyle şeylere gerek yok"
YAZI TURA
Senaryosunu Uğur Yücel'in yazıp yönettiği filmin galası Yeni Asır'ın katkılarıyla 23 Eylül günü CİNEBONUS Konak Pier'de yapıldı. Galaya filmin başrol oyuncuları Kenan İmirzalıoğlu ve Olgun Şimşek de katıldı. Filmde her ikisi de çok iyi birer oyunculuk sergilemişler. Filme gelince tam bir felaketler zinciri. Fikrimi sorarsanız beğenmedim, hatta film boyunca ruhum sıkıldı. Bildiğimiz olayları, bir de gözü yoran bir şekilde çekmişler. Filmden çıkınca "oh! dünya varmış" dedim.
Uğur Yücel'den daha iyi bir film beklerdim.