YENİ ASIR

Karne zamanı çocuğuma nasıl davranmalıyım?


17 Ocak 2005

Cuma günü bir yarı yıl dönemini daha kapattık. Bu yıl sevgili oğlum 7'nci sınıfta. Okul çağında çocuğu olanlar veya bu yılları geride bırakmış olanlar çok iyi bilirler ki 7'nci sınıfta özellikle Fen ve Matematik çok zor. Nereden mi biliyorum?
Çünkü veli olarak ben oldukça zorlandım. Bu dönem okul idaresine göre bir karneyi de ben hak etmişim.
Şimdi biricik oğlum Kerem bu satırları okuduğunda yine bana "Anne yazılarında benden söz etmeye mecbur musun?" diyerek serzenişlerine başlayacak. Cuma günü aslında karnenin nasıl geleceğini aşağı yukarı bildiğimden olaya hazırlıklıydım. Fakat oğlum beni yeni sürprizlere hazırlamak için olsa gerek eve geldiğinde karne yerine bana önce minik bir kitapçık uzattı.
- Oğlum bu ne?
- Anne bu kitapçığı okuldan verdiler. Sen önce bunu oku, karneyi sonra vereyim. Her ikimiz için de en iyisi bu.
Kitapçığın üstünde "Karne zamanı çocuğuma nasıl davranayım?" yazıyor.
"Kerem beni oyalamayı bırak da, ver şu karneyi" dediysem de başarılı olamadım.
Bugüne kadar okuldan gelen hiçbir bildiriyi, toplantı kağıdını bana iletmeyen çocuğum, anlaşılan o ki kopacak olan kıyamet öncesi, olayı yumuşatma çabasında. Yaşının 14 ve aynı zamanda ergenlik dönemi olduğunu kendime hatırlatıp, her zaman yaptığım gibi içimden defalarca 100'e kadar sayarak kitapçığı elime aldım ve okumaya başladım.
Keşke yerim yetse de hepsini sizlere aktarabilsem, karne öncesi bana iyi geldi.
Hiç olmazsa karneyi elime aldığımda daha sakindim. Önemli bir bölümünü size de özetleyeyim:

ZAYIFLARIN NEDENİ...
* Şunu unutmamalıyız ki; karne çocuğun başarısı olduğu kadar aynı zamanda öğretmenin ve ana babaların da başarısıdır. Çünkü yapılan bilimsel araştırmalar, okul başarısızlığının en önemli nedenlerinden birinin uygun olmayan aile ortamı olduğunu göstermektedir.
* Çocuğun karnedeki notlarının düşük olmasında babanın evden uzakta olması veya babanın ilgisizliği önem taşımaktadır. Çocuk-anne ilişkisi bir zaman sonra duyarsız hale gelmektedir.
* Anne-babanın mutsuz olduğu bir ortamda, çocuğun mutluluğunu beklemek ne kadar doğru olur? Karneyi elinize aldığınızda biraz da bu açıdan bakmaya çalışın.
* Çocuğunuzda dikkat bozukluğu veya dikkat eksikliği diye adlandırılan bir problem söz konusu olabilir. Öğretmen-aile işbirliği yapılarak durumun farkına varılmalıdır.
* Çocuğa çok küçük yaşlarda ufak tefek sorumluluklar verilmelidir ki çocuk okul çağına geldiği zaman ders çalışma sorumluluğunu alabilsin.
* İlköğretim sonlarına ve lise yıllarına doğru, ergenlik döneminden dolayı çocuklarımız geçici bir sorumluluk eksikliği yaşayabilmektedir.
* Kendisiyle barışık ve kendisine güvenen çocukların karneleri, genellikle öğretmeni ve aileyi mutlu eder. Bu çocukların anne-babalarının, çocukların kapasitelerini zorlamadıkları ancak destekledikleri, küçük yaşlardan itibaren çocuklarına sorumluluk vermeye başladıkları, aile içi huzursuzlukların çok fazla yaşanmadığı, notlar düştüğü zaman çocuğu azarlamak yerine iletişim kurmayı seçtikleri ve çocuklarına nitelikli zaman ayırdıkları gözlenmektedir.