Dün öğleye doğru arkadaşımla otururken bir telefon aldım. Telefondaki arkadaşım İstanbul'dan arıyordu; "Başınız sağ olsun, Belediye Başkanı'nız ölmüş" dedi. Bir an siyasi olarak bahsettiğini düşünüp "Şaka yapıyorsun, görevden falan mı alınmış" dedim.
"Ölümün şakası mı olur, kalp krizi geçirmiş, vefat etmiş" dedi.
Elimde telefon dondum kaldım. Bir an bu bir kabus olmalı diye düşündüm. Hemen televizyonu açtık. Tüm haber kanalları İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı'nın vefat haberini geçiyordu. Kendimi hemen gazeteye gelmek üzere dışarı attım.
HERKES YASTA
Yolda koşar adım yürürken tüm çevre halkından üzüntü sesleri yükseliyordu. İzmir bir anda yasa boğuldu. En son kendisiyle 28 Mart seçim döneminde ve seçimden sonra yoğun olarak görüşmüştüm. Seçimlerden sonra nasılda ilk kez seçilmiş gibi sevinmişti... İzmir'de yapacak daha ne kadar çok işi vardı... Çok erken,çok genç yaşta kaybettik.... Gazeteye gidene kadar yol boyunca aklımdan hep bu düşünceler geçiyordu. Halk ağlıyor... Sadece Belediye Başkanı'nı kaybettiği için değil, çok değerli, iyi yürekli bir insanı kaybettiği için ağlıyor.
Kendisiyle İzmir'de seçimlerden önce Kemal Derviş'in onuruna verdiği yemekte uzun uzun konuşmuştum. CHP içindeki sıkıntılardan bahsetmiştik. Benim aktif siyasetle uğraştığımı bildiği için "Ayşem seni başka ellere kaçırdık, keşke bereber aynı kulvarda siyaset yapsaydık" demiş, bende cevap olarak, "Önemli olan hizmet başkanım, gün olur o da olur. Ben İzmir ve sizin için her türlü yardıma hazırım. Parti önemli değil" demiştim. Kısmet değilmiş.
ANILAR ANLATILIYOR
Şimdi herkes onunla ilgili anılarını anlatıyor. Priştina'nın Türkay Koleji'ndeki en önemli özelliği her gün okula gelirken iç cebinde taşıdığı Fransız veya Rus yazarlara ait romanlarmış. Tanıdığım en kültürlü insanlardan biriydi. Her konuda son derece rahat konuşabilir, tartışabilirdiniz. Aslında hakkında yazacak çok şey var ama o kadar büyük bir şoktayım ki hala ölümünü kabul edemiyorum. Onun hakkında ölüm yazısı yazmak çok zor. Keşke şimdi yine şeçim zaferini yazıyor olsaydım. İzmir yıllar sonra kendi bağrından yetiştirdiği liderini kaybetti. Ne olacak bundan sonra İzmir'in hali bilmiyorum. Aslında şu an düşünmek bile istemiyorum. Tam İzmir kendine göre bir başkan bulmuş,her alanda hak ettiği yere geliyordu ki talihsiz bir şekilde 52 yaşındaki başkanını kaybetti. Allah önce ailesine,sonra tüm İzmir halkına sabır versin. Hepimizin başı sağ olsun...
YENİ ASIR SİNEMA
Aşil'in eteğini karısına verdi