YENİ ASIR

İşte siyaset!


03 Mart 2004

Yıllardır her siyasi partide değişim rüzgarlarından bahsedilmekte, yeni yüzlere, gençlere ve özellikle kadınlara ihtiyaç olduğu söylenmekte. İşte size kocaman bir yalan...!
Bunlar sadece safsata, göz boyama. Her seçim öncesi aynı hikayeleri dinliyoruz. Siyasi kadrolardaki kemikleşmiş yapı, ne yazık ki siyasetten beklenti ve çıkarları olanlar yüzünden bir türlü aşılamıyor. Seçim öncesi oy toplamak amacıyla genç, başarılı, siyaset sahnesinde ismi hiç kirlenmemiş insanların türlü vaadlerle peşlerinden koşuluyor, iş sıralamaya, liste savaşına geldi mi ; "Onlar partiye gireli kaç gün oldu ki, sırasını beklesin" deniyor. Peki onlara sıra ne zaman gelecek sorabilir miyim? İşte size kanlı canlı tüm aranan kriterlere uyan iki örnek. Önce Elmas Grup Yönetim Kurulu Üyesi Betül Esen...Betül Hanım'ın ilk siyasi deneyimi bakın nasıl sonuçlanmış.

LİSTE DIŞI
İşte Betül Esen'in anlattıkları;
"Karşıyaka CHP belediye meclis üyeleri açıklandı. İzmir dışından Tunceli, Diyarbakır'dan vs. adaylara yer verilmiş, İzmir'den aday olan kültürlü, aydın, üniversite mezunu, İzmir için gönüllü çalışacak aday olan İzmirliler liste dışı bırakılmış . Üstelik bu kişilerin genel merkez tarafından partiye girmeleri istenmiş, genel merkez kontenjanından listede olup, son gün listelerden çizilip, yerine memurları olabilecek kişilerle değiştirilmiş.
Bu zihniyetle size soruyorum, CHP muhalefet partisi olarak ne yapabilir, İzmir'in ve ilçelerinin sorunları nasıl çözülebilir, bu sebeple yapılanları İzmirli olarak kınıyorum. İzmirli olup,saygın, tanınan kişilerin belediye meclis üyeliklerine alınmayıp, çıkarlar uğruna listelerin değiştirilmesini kınıyorum . Bu bağlamda aynı durumu yaşamış bir İzmirli olarak CHP ile bağdaşmayacağını anlayıp partiden de istifa etmiş bulunuyorum."
İşte Dilara Sürgü Ersözlü....
İZFAŞ Genel Müdürlüğü görevini başarıyla yürütürken ,aklından siyasetin 's' si geçmezken kendini birden Konak Belediye Başkan adayı buldu. "Görev verilirse yaparım" dedi, hatta proje çalışmalarına başladı.
Ama ne oldu? Genç, başarılı, çalışkan bir bayan siyasetin çirkin yüzüyle karşılaştı. Adaylıktan çekilmek zorunda bırakıldı. Çekilmese ne olacaktı, işitmediği hakaret, tehdit kalmayacaktı. Değer mi? Tebrikler Dilara, bence en doğru kararı verdin. Yılmayıp mücadele edebilirdin, ama söylenen ve yapılanlar ve de yapılacak olanlar onuruna daha da dokunurdu.
Sözün kısası siyasette gençlere, kadınlara, yeni yüzlere yer yok... Hodri meydan...!

Nihayet!
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün eşi Hayrünisa Hanım, bir süre önce Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine Türkiye aleyhine açtığı başörtüsü davasını geri çekmiş. Şöyle demiş; "Eşimden dolayı bu dava yasallaştı. Hem davacı hem de davalı oldum."
Bu konuyu aylarca önce ele almıştık. Geç mi oldu ,güç mü oldu bilemeyeceğim ama akılları başlarına nihayet geldi.