YENİ ASIR

Irak'taki Türkler


20 Kasım 2004

Denizli Milletvekili Haşim Oral, TBMM Başkanlığı'na, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül tarafından yanıtlanmasını istediği soruları bildirmiş.
Gerekçesi ise;
"Anadolu Ajansı tarafından yayınlanan 24.9.2004 tarihli haberde, New York'ta Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül ile ABD Dışişleri Bakanı Powell arasında geçen görüşmede, Sayın Gül Powell'a 'Türkiye Irak'ta bazı koalisyon üyelerinin kaybettiği insandan daha fazla insan kaybetmiş durumda' açıklamasında bulunduğu belirtilmektedir.
Aynı haberde Sayın Gül'ün Powell'a, 'Irak'taki hedeflerimiz ve vizyonumuz aynı. Sizin başarınız bizim de başarımız... Sizin başarısızlığınız bizim de başarısızlığımız...' şeklinde açıklamalarda bulunduğu,
Powell'ın da 'Türkleri korumak için daha iyi tedbirler almak üzere çalışıyoruz' dediği belirtilmektedir.
Kamuoyuna Irak'taki güvenlik sorunları konusunda tedbirler alındığı belirtilmesine karşın, 17.11.2004 tarihinde 2 Türk şoförünün daha öldürülmesi ile sadece 10 günde öldürülen Türk şoförlerin sayısının 10'a yükselmesi alınan tedbirlerin yetersizliğini ortaya koymaktadır."

İŞTE SORULAR
Bu çerçevede Haşim Oral şu soruların yanıtlanmasını istiyor;
1- Irak'ta bugüne kadar kaç tane Türk vatandaşı öldürülmüş ya da rehin alınmıştır? Rehin alınan Türk vatandaşlarının kimlikleri nedir ve bu vatandaşlarımız ne kadar süredir rehin olarak tutulmaktadır? Rehin alınan Türk vatandaşlarının kaç tanesi hükümetimizin girişimleri sonucunda serbest bırakılmıştır? Irak'ta öldürülen ya da kaçırılan Türk vatandaşlarının dışında kaç Türk vatandaşı kayıptır?
2- Türkiye'nin savaşa katılmamasına karşın, Irak'ta bazı koalisyon üyelerinin kaybettiği insandan daha fazla insan kaybetmiş olmasının nedenleri, hükümetimizin uyguladığı ABD ile paralellik taşıyan politikalardan mı kaynaklanmaktadır?
3- Irak'ta Türk vatandaşlarına yönelen saldırıların engellenmesi için ne gibi önlemler alınmıştır? ABD, Türk vatandaşlarının güvenliğinin sağlanması konusunda taahhütlerini yerine getirmiş midir? Eğer yerine getirmedi ise, ABD ile hedef ve vizyonlarımızın aynı olması konusundaki açıklamaların gözden geçirilmesi düşünülmekte midir?
4- Türkiye'nin vizyonunda Felluce'de olduğu gibi yaralıların yargısız infazı bulunmakta mıdır? Bulunmamakta ise, bu olayın resmen kınanması düşünülmekte midir?
* Bu soruların cevaplarını Dışişleri Bakanı Abdullah Gül kamuoyuna da açıklarsa Irak'taki Türk vatandaşlarımız ve alınan tedbirler hakkında biz de gereken bilgiye sahip oluruz.