Hatırlarsanız "İslam Özel Sektörünün Geliştirilmesi Kurumu'unun kuruluş anlaşması, Hazine Müşteşarlığı tarafından 1 Eylül 2003 tarihinde Kazakistan'ın başkenti Almatı'da imzalanmıştı.
Şimdi "İslam Özel Sektörünün Geliştirilmesi Kurumunu Kuran Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı" ile Türkiye'nin bu kuruma üyeliği onaylanmak isteniyor.
Tasarı, son olarak TBMM Dışişleri Komisyonu'nda AKP'li üyelerin oylarıyla kabul edilmiş.
SORU ÖNERGESİ VERDİ
Tasarıda, İslami esaslara göre faaliyet gösteren özel sektörün desteklenmesi öngörülüyor.
Yapılacak düzenlemeye göre, İslam Hukuku Komitesi kurulacak, bu komite, belli bir yatırım kategorisinin İslam'a uygun olup olmadığına karar verecek.
Kurum, komitenin uygun bulmadığı faaliyetleri gerçekleştirmeyecek ya da bu kategoriye girmeyen yatırımcılara teşvik vermeyecek.
Dikkatinizi çekmek istiyorum:
Sadece İslami esaslara göre faaliyet gösteren kurumlar desteklenecek.
CHP İzmir Milletvekili Erdal Karademir, konuyla ilgili TBMM'ye 16 Mart 2004 tarihli verdiği soru önergesinin bir örneğini bana da gönderdiğinde, konunun üzerine gidilmediğini, Karademir'in de aynı düşüncelerle soru önergesi verdiğini görmek beni sevindirdi.
Karademir soruyor, "Kurumların faliyetlerinin İslami esaslara uyup uymadığı nasıl belirlenecek" diye...
İnternet bankacılığına dikkat
Cenk Çetinkasap isimli okuyucum, hem e-mail, hem de telefonla ulaşarak, mağduriyetini anlattı.
Bu tip olaylar, aldığım duyumlara göre son zamanlarda bir çok vatandaşın başına geliyormuş.
Olay yargıda olduğu için banka ismini vermek istemeyen Cenk Bey, şubeye para çekmek üzere gittiğinde, vadesiz döviz hesabında bulunan oldukça yüklü miktarda euronun tamamen TL hesabına aktarılıp oradan internet üzerinden EFT yoluyla başka bir bankaya, hiç tanımadığı bir şahıs adına gönderilmiş olduğunu öğrenmiş.
Gönderilen tutar, karşı hesaptan da anında çekilmiş.
Kısacası vatandaş ciddi şekilde mağdur edilmiş...
Bir internet hırsızlığı kurbanı.
Banka yetkilileri yapılan görüşmelerden sonra hiçbir şekilde sorumluluk almayacaklarını söylemiş, ancak müşterinin ısrarları üzerine "lütfen" konuyu incelemeye almışlar.
Bu olay bugün bilgisayar kullanan, internet bankacılığının kolaylığından faydalanan hepimizin başına gelebilir.
Örneğin ben bir çok ödememi internet aracılığıyla yapıyorum.
Banka, bana verdiği şifrenin ve internet hesabının güvenirliliğini, sorumluluğunu üstlenmezse kim üstlenecek?
Elimiz kolumuz bağlı..
Şimdi "vay giden paracıklarımıza" mı diyeceğiz?
YENİ ASIR İNSAN
Bugun Haber Bulunmamaktadır.