YENİ ASIR

Fiş çekmek öldürmek mi?


15 Aralık 2004

Organ nakli konusunda, hastanın fişinin çekilip çekilmemesi meselesinde bilinçsizce yazılan yazılardan duyduğum rahatsızlık üzerine Ege Üniversitesi Organ Nakil Koordinatörü Op. Dr. Ata Bozoklar ile görüştüm. Bozoklar çok tartışılan, merak edilen konuya en ince ayrıntısına kadar açıklık getirdi:
"Organ nakli ile ilgili hikayelerin, gerçeklerden farklı olması çok tehlikeli. Bunun bedelini ne yazık ki organ bekleyen insanlar ödüyor. Konuyu bilmeden üzerinde konuşmak bir insanın yaşam vebalini taşımak kadar ağır olabilir, niyetiniz iyi olsa da.
Organ naklinde en önemli yanlış anlaşılma ölüm kavramı ile ilgili. Organları alınan kişinin, yaşama umudu çok az olan bir hasta olduğu zannediliyor. Böyle olunca da bir hastanın fişinin çekilmesi veya çekilmemesi problemi başlıyor. Oysa ölümün gerçekleşmediği birisinin organları asla alınamaz. Ölmesi yüksek olasılık ya da diğer bir ifadeyle yaşam şansı çok az olan birisinin, yaşamının nerede biteceğine sadece Tanrı karar verebilir. Temel tababet ilkelerine ve Hipokrat yeminine terstir. Bütün dünya bilimi önünde tüm çıplaklığıyla yapılan kadavradan organ nakilleri de sadece ölmüş insanlardan yapılabilir. Ölme olasılığı yüksek olanlardan değil.

ÖLÜM NASIL OLUR?
Burada karmaşa yaratan, kalbin çalışıyor olmasıdır ki; kalbin çalışması insan yaşamına delalet etmez. Kalp durduğunda da insan ölmez. Ölüm kalp durmasından sonraki 10 veya daha çok dakika içinde vukuu bulur. Çünkü bir insana ölmüş diyebilmemiz için o insanın beyin faaliyetlerinin durması gerekir. Ölüm budur. Dolayısıyla kalbi duran bir insana tıbbi tedavi uygulanır ve kalp tekrar çalıştırılırsa ölüm gerçekleşmez. Bunun tersine beyni ölmüş bir insan da kalbi atsa da atmasa da ölmüştür. Bu ne bir komadır ne de bitkisel hayat. Bitkisel hayat adı üstünde bir çeşit hayat formudur. Şansı az veya çok ne olacağını Tanrı bilir. Ama ölüm veya beyin ölümü kişiyi toprağa gömebilecek kadar emin olduğumuz ve iyi bildiğimiz bilimsel kavramlardır.
Eğer kalbin durması ölüm demek olsaydı insanlara by pass ameliyatı yapılamazdı. Bu ameliyatta kalp saatlerce durdurularak hasta ameliyat edilir. Bu süre içinde de bir cins yapay pompaya bağlanır. Böylece beyne kan gitmesi sağlanarak beynin ve hastanın ölmemesi sağlanır. Zaten kalbin tüm işlevi de budur dokulara kan gitmesini sağlamak. Dolayısıyla ölümün veya yaşamın kriteri kalbin atması veya atmaması olamaz. Eğer beyin başka bir nedenle ölürse, kişi cihaza bağlı olsa da olmasa da kalp iki gün içinde durur. Burada ölüm anı diğer bir tabirle ruhun bedeni terk ettiği an beynin öldüğü andır...

ORGAN BAĞIŞI ZOR
Sevdiklerinin organlarını bağışlamak zordur. Her babayiğit beceremez. Genellikle bahane gerektiğinde "Fişi mi çekilecek?" diye sorulur.