Yeni Asır ekibi olarak Denizli'ye yaptığımız üç günlük seyahatimizin ilk durağı BMC Bölge Bayisi Sadık Group idi. BMC'nin toplam üretiminin yüzde 10'unu satan Sadık Group, tamamen bir aile şirketi...
Ailenin iş hayatının temelleri 1947'de babaları İrfan Mersin'in Sarayköy'de küçük bir sigara dükkanı açmasıyla başlıyor. Daha sonra bu küçücük dükkanda bisiklet, demir, aklınıza gelen her şey satılmaya başlıyor.
Hatta ilk perde kornişi çıktığında Sarayköylüler bu dükkandan satın almışlar. Sonra dükkan genişlemiş ve beyaz eşya satışı başlamış. İlk lastik bayisini Denizli'de açmışlar. Çağdaş bir düşünce yapısına sahip olan babaları oğullarına 18 yaşına geldiklerinde imza yetkisi vererek, işlerinin başına getirmiş.
Oktay ve Turgay Mersin kardeşlerin gözlemlerine göre; yeni gelen kuşaklar Denizli'de söz sahibi olabiliyorlar.
Fakat örneğin, Konya'da durum çok farklı. 45 yaşındaki bir adama bir şey söylüyorsunuz, "Babama sorayım size öyle kararımı bildireyim" diyormuş. Mersin kardeşler, "Bu da Denizli'nin farklılığını ortaya koyuyor" diyorlar.
SORUNLAR KRONİK
Bir sonraki durağımız DENSABİD (Denizli Sanayici Bankacı işadamları Derneği) idi. İlk defa sanayici ve işadamlarına bankacıların dahil olduğununu Denizli'de gördüm. Bizi Dernek Başkanı Mehmet Önal, EGS kurucularından Denizli Tekstil Dış Ticaret Genel Müdürü Sedat Demirden, Genel Sekreter Mustafa Kaygın ve Yönetim Kurulu Üyesi Bekir Urganlıoğlu karşıladılar. Anlatılanlara göre Denizli'nin problemleri artık kronikleşmiş.
Mehmet Önal kısaca şöyle özetliyor :
"Teşvik Yasası'ndan yararlanamamak Denizli'nin bir yıldan beri en güncel konusu. Uşak ve Afyon'un faydalandığı Teşvik Yasası'ndan Denizli'nin faydalanamaması yüzünden tüm yatırımlar bu bölgelere kaçıyor.
Ekim ayından beri bir çok tekstil firması maliyetlerini düşürebilmek için işçi çıkarmaya başladı. Denizli'nin çok ciddi bir havaalanı eksiği var. Çardak Havaalanı'ndan Carter seferleri iniş yapamadıkları için turist gelmiyor.
Havaalanının bir an önce sivilleştirilmesini talep ediyoruz. Çardak'ta yeni yapılmakta olan bir bina ve apron var. Buradan faydalanılabilir, sivilleştirilebilir. Denizli'deki ihraç mallarının yüzde 30'u İzmir Limanı'ndan gidiyor. Ulaşım olarak sadece karayolu var. Demiryolu elden geçirilse, hem ucuz, hem de hızlı bir sisteme dönüştürülse karayolu hafifleyecek, yük nakli böylelikle ucuzlayacak. Ayrıca Denizli-İstanbul seferi yapan trenler son derece bakımsız ve pis. Kötü hava koşullarında trenden başka ulaşım aracımız yok, mecburen bu kötü koşullardaki trenlere binmek zorunda kalıyoruz.
Denizli Organize Sanayi Bölgesi'nin 28 bin işçi kapasitesi var. İşçilerin hepsi aynı saatte paydos ediyor ve aynı anda yola çıkıyorlar. Yol, otobüs ve taşıtlarla doluyor. Denizli ve organize arasına acil olarak hafif raylı sistemin kurulması gerekiyor. Toplam 20 km.'lik bir yol. TCDD burayı rahatlıkla yapabilir.
TURİZM GELİŞMELİ
Denizli Tavas'ta kış sporlarına uygun Uludağ ayarında bir yer keşfedildi. Gerekli bakım yapılırsa çok güzel bir kayak tesisi haline gelebilir. Bu da Denizli için ciddi bir turizm kaynağı olur. Turistler Pamukkale Termal Tesisleri'ne günü birlik geliyorlar. Bu sebeple bu bölge sağlık turizmine hizmet veremiyor. Bu konuda çalışmalar yapılmalı. Aynı zamanda çevre yolunun tamamlanması gerekir, böylelikle hem organize yolu rahatlar, hem de Antalya yolu kısalır."