YENİ ASIR

Dağcılık ve doğa sporları hakkında


27 Ekim 2004

Dağcılık, Türkiye'de 19.yy'ın ortalarına kadar uzanan bir geçmişe sahip. İlk uygulamalar, Ağrı Dağı'na duyulan dinsel ilgi nedeniyle Hıristiyanlar tarafından gerçekleştirilmiş. Ülkemizde diğer dağlara yapılan ilk tırmanışlar da genellikle yabancılar tarafından yapılmış. Prof. Ali Vehbi Türküstün'ün Fransız arkadaşları ile 30 Temmuz 1902'de, Alp Dağları'nın Mont - Blanc doruğuna tırmanarak beraberinde getirdiği Türk bayrağını dikmesi, Türkiye'de dağcılık sporunun başlangıç tarihi kabul ediliyor.
1990dan itibaren de Nasuh Mahruki, K. Ertuğrul Melikoğlu, Murat Yıldırım, Nevzat Öntaş, Gıyaseddin Demirhan, Orhan Özçalık, M. Ali Onur, Ataç Besi, Bülent Ferhatoğlu, Seyhan Çamlıgüney, Ömer Tüzel, Recep Çatak gibi isimler, Türk dağcılık tarihine damgasını vuran başarılı tırmanışlar gerçekleştirdiler. 1995'te Nasuh Mahruki, dünyanın damı olarak nitelenen Himalayalar'a tırmanarak, Everest'e ulaşan ilk Türk dağcı olurken, daha sonra Tunç Fındık Everest'e tırmanmayı başardı. Alper Sesli 5898 m yükseklikteki Klimandjaro'ya tırmandı. Aynı yıl Ağustos sonunda Dağcılık Federasyonu Başkanı Tayfun Tercan Kaçkar Dağları'ndaki tırmanış sırasında düşerek hayatını kaybetti.

SAĞLIKLI YAŞAM

Dağcılık ve doğa yürüyüşlerine İzmir'de de ilgi her geçen gün artıyor. DEDAK yani İzmir Dokuz Eylül Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübünün oldukça fazla üyesi ve zengin bir programı var. 1980 Yılında DemirSpor ve SümerSpordan ayrılanlar eşliğinde Sağlıklı Yaşam Grubu adı altında Sayın Orhan Terzioğlu tarafından oluşturulmuş olan bu grup ilk dağ yürüyüşünü 9 Eylül 1980 tarihinde Balçova dağlarında gerçekleştirmiş.
Kulüp 22 Ağustos 1995 tarihinde Kani Çelikel önderliğinde Yasal Dernek Statüsünde Dokuz Eylül Dağcılık ve Doğa Severler Kulübü Derneği olarak kurulmuş olup, şu an ki başkanı Bayram Ali Altuğ'dur. Şimdi gelelim durup dururken neden dağcılık ve DEDAK hakkında bu kadar bilgi verdiğime... Geçtiğimiz hafta halam aradı ve beni kulüplerinin dağ yürüyüşüne davet etti "Hem kulübümüzü tanır,hem de tanıtmamıza yardımcı olursun" dedi. Bir taraftan benim gibi düz yolda zor yürüyen bir insanın dağ bayır yürümesinin imkansızlığını anlatırken,diğer taraftan halama nasıl bir bahane bulsam da bu işten yırtsam diye düşünmeye başladım. Fakat ne de olsa halam ve ne yazık ki oldukça benzeriz. İkimizin de hafif inat damarı var. Anlayacağınız elinden kurtulmak pek mümkün değildir. Bu satırları da 'yazarsam acaba gitmekten kurtulur muyum?' düşüncesiyle yazıyorum ama durum umutsuz görünüyor. Çünkü her fırsatta elime yürüyüş programlarını tutuşturuyor. İşin kötü tarafı program o kadar cazip ki... Her Pazar hiç görmediğim bilmediğim bir çok yeri gezme, görme imkanı sağlıyor. Örneğin bu hafta sonu programda Değimendere-Karacadağ-Özdere var. Ama yürüyerekkk.
Ve de gidiyorumm... Dağ sporuna ilgi duyanlar,doğa yürüyüşünü sevenler ve de programa katılmak isteyenler için 9 Eylül Dağcılık Kulübünün telefon ve adresi:
847 sok.No:17/301-302 Eyüce İşhanı Konak-İzmir
Tel:4258474