YENİ ASIR

CHP İzmir ve Canan Arıtman


19 Eylül 2005

CHP İzmir İl Kongresi'nde Ekrem Bulgun'u destekleyen CHP İzmir Milletvekili Canan Arıtman ile son gelişen olaylar hakkında sohbet ettik.
Arıtman Genel Başkan Deniz Baykal'ın vefalı bir insan olduğunu, kendisinin de kongrede Bulgun'u destekleyerek, aynı vefa örneğini sergilediğini önemle vurguladı ve görüşlerini şöyle dile getirdi;
"Ekrem Bey, en zor dönemde bu görevi aldı ve derleyici, toparlayıcı olmaya çalıştı. Kongre sürecinde arkasında durarak yapılması gerekeni yaptık. Türkiye'de işsizlik faktörü, seçimin kaderini etkildi. Seçim için verilen sözler, iş özlemi bir kısım oyları değiştirdi. Bence bu seçimde kazanan da, kaybeden de yok. Artık olan oldu, birbirimize destek olacağız. Türkiye'nin CHP'ye ihtiyacı var."

AYHAN'A DESTEK
Sohbetimiz sırasında yeni İzmir İl Başkanı Selçuk Ayhan'ı ziyaret edip etmediğini sorduğumda, sadece faks çekebildiğini, henüz ziyaret etmediğini söyledi.
Arıtman, söz Selçuk Ayhan'a gelince; "Selçuk Bey daha önce oy verdiğim, desteklediğim bir insandır. Kendisini zaten kongre öncesi aramıştım. Tecrübeli,
başarılı bir insandır. Kişisel olarak sevgim, saygım sonsuzdur. Bu şekilde aday olması, genel merkez tarafından belki şık bulunmamıştır ama, artık bir sorun çıkacağını zannetmiyorum. Türkiye'ye karşı görevlerimizi yerine getirmek için, Selçuk Bey'e destek olmalıyız. Ötesini düşünmek CHP'lilere yakışmaz. Fakat benim de Selçuk Bey'den ve kurultay delegelerinden bir beklentim var. Onlar da Genel Başkan'a tam destek vermeliler. Genel Başkan'ı güçlü kılmalıyız. Sayın Baykal sonunda bu ülkeye Başbakan olacak insan,
Türkiye'nin ihtiyacı olan bir devlet adamıdır.
17 yıldır siyasetteyim. Hep doğru olanı yapmaya çalıştım."
Arıtman ile sohbetimiz döndü dolaştı, kadın ve kadının siyasetteki konumuna geldi. Arıtman, ülkemizde kadınların siyasete katılım oranlarının düşüklüğünden yakınırken, görüşlerini şöyle dile getirdi;

SİYASET VE KADIN
"1934'te başladığımız noktayı geçemedik. Yerel parlamentoda ise kadın sayısı yüzde 1 oranlarında. Yani durum daha da vahim. Demokrasimiz kadınsız demokrasi. Kadını temsil etmek mümkün değil. Diğer ülkelerin nasıl başardıklarına bakarsak, hem pozitif ayrımcılık uygulanmalı, hem de cinsiyet kotasını getirmeliyiz.
Kadının siyasette var olmasını sağlayabilmeliyiz.
Dikkat edin, fotoğraflarda kadınlar hep ön sıralarda, ama iş sıralamaya gelince yerimiz hep arkalarda. Sandalyeler bir kadın, bir erkek olarak ayarlanmadığı sürece, çağdaş ve batılı olmamız imkansız."