Salı günü il başkanları toplantısı için Ankara'ya giden CHP İzmir İl Başkanı Selçuk Ayhan, Ankara'dan memnun döndü. Ayhan, göreve geldiği günden beri gerek ilçe başkanlarına, gerekse küskün CHP'lilere karşı ılımlı bir politika izliyor.
Ayhan'ın bu tavrı Genel Merkezi de etkilemiş olsa gerekki, Baykal'da kendisine güvendiğini, her türlü sıkıntısında hiç çekinmeden kendisiyle diyalog kurmasını söylemiş. Hatta Ankara'ya giden ilçe başkanlarına Baykal; "Yeni il yönetiminiz ve il Başkanı'nınız var. Gidin çalışın..." demiş. İlçe başkanları da bu sözler üzerine kurultaya dönük çalışmalarına başlamışlar. Yani, artık CHP'de kavga ortamı bitmiş. Bu durum hem CHP'liler, hem de muhalefet sıkıntısı çeken İzmir için güzel bir gelişme.
ANAP LOGOSU
İl Başkanı Selçuk Ayhan ile Ankara dönüşü sohbet ettik. Ayhan'a herkese sorduğum yeni ANAVATAN logosu hakkındaki görüşünü sordum. Çünkü ısrarla beğenmediğimi ve özellikle rengine takıldığımı her fırsatta söylüyorum. Ayhan; "Bal arısından tüm arıları kucaklayacak bir logo oluşturup, kişiselleştirmişler." ANAVATAN'ın grup kurması konusunda ise Ayhan; "Grup kurdukları milletvekilleri incelenirse, bana şeklen doğru gelmiyor. Başka partilerden gelmiş, toplama milletvekilleri. Halk sizi seçiyor, o partinin insanı olduğu için oy veriyor. Sen başka partiye geçiyorsun. Ahlaki bulmuyorum. Ancak, ANAVATAN için grup olayı başarı."
Sohbetimiz sırasında Ayhan'a CHP'nin muhalefetinin halk tarafından yeterli bulunmadığını belirttiğimde Ayhan; "CHP'nin yetersiz olduğu görüşüne katılmıyorum. Avrupa Birliği ile asil üye olmanın 3 temel unsuru vardı. Birincisi serbest dolaşım hakkı, ikincisi tarımın desteklenmesi, üçünsü bölgesel farklılıkların giderilmesi. Müzakere sürecine girince Türkiye'nin bu 3 haktan da yararlanamadığını görüyorsunuz. En son verdiğimiz soru önergesine dikkat ederseniz Erkan Mumcu'da benzer bir konuşma yaptı. Muhalefet yetersiz değil."
ERKEN SEÇİM
Son zamanlarda en çok tartıştığımız konulardan biri olan Cumhurbaşkanlığı seçimi konusunda Ayhan;
"Önümüzdeki genel seçimler önemli. Bugüne kadar uygulanan politikalara baktığımızda özellikle güney doğu ve PKK konusunda ciddi endişelerimiz var. Yarın Cumhurbaşkanlığı seçimi var. Bu parlamentoyla seçime gidilmemeli. Cumhurbaşkanlığı mevkii laik Cumhuriyet'in korunması için stratejik bir nokta. Bu sebeple 2006 yılında erken seçime gidilmeli. Cumhuriyet'in temeli için millet olarak erken seçim için çaba harcamalı, bunun için çalışmalara başlamalıyız."
Ayhan'ın sözlerine katılmamak mümkün değil. Cumhurbaşkanlığı mevkii Türkiye Cumhuriyeti'nin, laikliğin, demokrasinin ve hukukun aynasıdır. Bu mevkideki kişinin bu kavramları en iyi temsil edebilecek kimlikte olması şarttır.