AKP İzmir Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi olan Riza Evcim: "Sadece mecliste el kaldırıp, indiren bir üye değil, İzmir'in ve İzmirliler'in çağdaş yaşamalarına katkı koyan, sorunları görüp söylemek ve onlara çözüm üretmek isteyen bir anlayışla çalışmak istiyorum" diyor.
Evcim, gördüğü sorunları şöyle dile getirdi; "29 Mayıs 2005 günü, İzmir ciddi bir felaketin eşiğinden döndü. İZSU yetkililerinin hatalı depolaması neticesinde,
1 milyon m3 evsel atık, Harmandalı Çöp Depone Alanı'nda, 250 metrelik vadiden kaymış ve ön arıtma tesisini tamamen kapatıp, kullanılmaz hale getirmiştir. Açığa çıkan metan (CH4) gazı, hava ile temas ettiğinde grizu oluşturup, infilak ederek, çevredeki binlerce insana ve yapıya zarar verebilirdi.
MECLİS REDDETTİ
Konuyu duyar duymaz, olay yerine gidip incelemelerde bulundum. Ümraniye faciası gibi bir olay yaşanmamış, ancak tonlarca çöpün altından sızan ve ağır metal içeren çöp suyu (karasu) arıtma tesisinin yanından dereye ulaşıp denizi, bir bölümü de toprak
tarafından emilip yeraltı sularını kirletmeye başlamıştı.
Dünyada bütün çağdaş şehirler, evsel atıkları kompost tesislerde işleyip, bio-diesel elde ederken, ben bu konuyu gündeme getirip, 'Meclisce Araştırma Komisyonu' kurulmasını istediğimde, meclisimiz bu talebimi oy çokluğu ile reddetti.
1988 yılı içinde, 2020 yılı tahminlerine göre revize edilen Büyük Kanal Projesi, 2000 yılındaki verilere, su tüketim değerlerine ve nüfus artışının durduğu varsayımına göre değerlendirilip, yeniden revize edilmiştir.
Bunun sonucunda beton borulardan vazgeçilip, plastik borulara dönülüp, çapları küçültülmüştür. Güzelbahçe'den itibaren kuşaklama kanalı yapılıp, istasyonlarla Çiğli'ye gönderilmesi planlanan projede, yeni değişiklikle Sahilevleri'ne ve Küçükyalı'ya pompalar konulmuş, gelen yağmur suları ile birlikte atık sularda buradan denize deşarj edilmiştir.
Nüfus artışının durduğunu, imara açılacak yer kalmadığını iddia eden bu yönetim; Limontepe'de önce bin konutluk Olimpiyat Köyü'nün, daha sonra 3 bin konutun (TOKİ ile anlaşmaya imza koyarak) inşaatlarına başlamışlardır. Şimdi de İnciraltı'nın o güzelim yeşilliğini ortadan kaldırıp, beton yığınına bürünmesi için çalışmalar içindedirler."
MELES VE MANDA ÇAYI
Meles ve Manda çayının getirdiği pisliğin önlenemediğini, arıtma tesislerine ulaşan boruların içine deniz suyu girdiğini, bu nedenle de tesislerin çürümesine yol açıp, kullanma ömrünü kısalttığını söyleyen Evcim, "Bu projenin ana amacı, kullanılmış pis suyu arıtıp, Menemen Ovası'nın sulanmasının sağlanması idi. Görülüyor ki, bu mümkün olamayacak.
Pis sular ile birlikte, deniz suyunu alıp arıtıyoruz ve yine denize deşarj ediyoruz. Çözümü oldukça kolay olan bu sistemin, yeniden elden geçirilip, gerekli tadilatların 2050 projeksiyonuna göre düzenlenmesi gerekir" dedi.