YENİ ASIR

1800 yıllık "Sevgi Günü" hikayesi


14 Şubat 2005

Galiba yaşlanıyorum... Geçmiş yıllardaki Sevgililer Günü yazılarıma arşivden bakacak olursanız, söze neden bu şekilde başladığımı anlarsınız. Ya günü pas geçmişim, ya da ne kadar saçma ve ticari amaçlı bir gün olduğundan dem vurup vermiş, veriştirmişim.
Nedense bu yıl içimden bu günü görmezden gelmek, ya da ticari olarak değerlendirmek gelmiyor.
Tam tersi sizlere bugünün tarihçesinden, bir gün de olsa o günü özel kılmaya çalışmanın anlamından söz etmek istiyorum.
İnsanlar yaşlandıkça hassaslaşır, duygusallaşılarmış. Eh, ne de olsa ben de insanım. Yaşlandığımı itiraf ediyorum, zaten kuaförüm Ali de her ay artan beyaz saçlarımı gösterek bu gerçeği bir kez daha yüzüme vuruyor. 14 Şubat Günü'nün bugüne kadar anlatılan efsanelerden en yaygını, M.S. 270 yılında yaşamını yitirmiş olan Aziz Valentinus ile bağlantılı 'St.Valentine's Day' olarak günümüzde anılıyor.

ST. VALENTINE'S DAY
O dönemde Roma İmparatoru olan Cladius sınırlarını genişletip, dünyayı fethetmek istiyordu. Bu yüzden Cladius askeri birliklerin verimli olması için evliliği yasaklamıştı. Yasaklı olan halk Pagan inanışlarından gelen bir yöntemle bir araya geliyordu. 14 Şubat'ta "Tüm Tanrı ve Tanrıçalar'ın Kraliçesi" olan Juno'nun onuruna bir araya gelen bekar gençler, isimlerini bir parşömene yazıp, belirli bir kabın içine atıyorlardı.
İsimleri eşleşen çiftler de o gün tanışıyorlar ve kısa bir süre sonra da evleniyorlardı. Efsaneye göre gençlerden bazıları önceden isimlerini ayarlıyormuş. Bahsi geçen kağıtlar günümüzde Sevgililer Günü kartları olarak anılıyor. İşte bu dönemde Hükümdar Cladius'un bu tutumuna karşı çıkan Aziz Valentinus, gençleri bir araya getiriyor, onların aşklarını tanrı önünde kutsuyordu. Bu durum hükümdarın hiç hoşuna gitmez. Valentinus'u çeşitli suçlamalarla hapse atar.

SEVGİLİYE BADEM
Kaldığı hapishanenin gardiyanlarından birinin kızı olan Julia ile tanışan Valentinus kıza; Tanrı'ya olan inancı sayesinde gözlerinin bile açılabileceğini söyler. Bir gün kaldıkları hücreyi ilahi bir ışık kaplar ve Julia görmeye başlar.
14 Şubat 270 tarihinde Aziz Valentinus'un ölüm emri gelir. Günümüzde Praxedes Kilisesi'nin olduğu yerde gömülü olan Aziz için Julia bir badem ağacı diker. 'Bahar Festivali' olarak anılan bu tarihte ölüm ilanı verilen Valentine'nin ismi artık sevgililerle anılmaya başlar.
Yüzyıllar boyunca sevgiliye yazılan kartlar ve badem bu günün simgesi olur. Halk arasında kullandığımız 'Sevgiliyi badem ile besle' sözü de buradan geliyor.
Siz siz olun, bu günü özel kılın, sevdiğinize her gün söylüyor olsanız da bu gün daha bir özel "seni seviyorum" demekten çekinmeyin. Hiç söylemediyseniz işte size bahane...
Yıllar çok çabuk geçiyor, sonra pişman olmayın...

YENİ ASIR İNSAN
Bugun Haber Bulunmamaktadır.