14 Mart Tıp Bayramı doktorların kutladıkları değil sorunlarıyla yüzleştikleri bir gün ülkemizde. 14 Mart'ta hastane koridorları yine binlerce hasta ile doldu taştı. Her bir doktor polikliniklerinde ortalama yüz hastayı muayene etti. Hastalar poliklinik kapılarında yine birbirleriyle kavga ettiler, hasta muayene olurken kapıları zorlayarak içeriye girmeye çalıştılar.
Çünkü insanca oturarak muayene sırasını bekleyecekleri bir yerleri yok. Kapı önlerinde ayakta, stres içinde itiş kakış beklemeye mecburlar. Popülist politikaların en fazla etkilediği yerler ne yazık ki hastaneler. Bir gecede tüm SSK hastaları hiç bir alt yapı oluşturulmadan devlet hastanelerine sevk edildiler.
AİLE HEKİMLERİ
Bağ-Kur, Emekli Sandığı, Yeşil Kart hastaları ile istiap haddi zaten dolu olan devlet hastanelerinin yükü bir gecede üç misli arttı. Kalabalık arttıkça sinirler geriliyor, seksenli yıllardan bu yana saygınlığı çeşitli beyanlar ile yıpratılmış doktorlar tepkilerin odağı oluyor. Her zaman söylüyoruz her hasta sağlık karnesini eline alıp direk olarak hastaneye gitmemeli. Aile hekimlerinin veya sağlık ocaklarının denetiminde ancak uzman doktor tedavisi gerektiği durumlarda hastaneye sevki gerekir. Gereksiz kalabalıklar ancak bu şekilde azaltılabilir.
GÜVENLİK SORUNU
Hastanelerde doktor ve sağlık çalışanları için gün geçtikçe büyüyen ciddi bir güvenlik sorunu var. Değer yargılarını her geçen gün yitiren toplum artık medet ve şifa beklediği doktorlara, hemşirelere saldırabiliyor. Her yerde olduğu gibi ne yazık ki hastanelerde de güvenlik yok. Yatarak tedavi gören hastaların her gün paraları, telefonları çalınıyor. Hastaneler polis veya özel güvenlik kuvvetlerinin denetimi olmadığı yerler.
Üniformalı güvenlik elemanı gibi gözüken kişiler, bu konuda özel eğitimi olmayan, ihale ile hastaneye girmiş firmaların temizlik elemanları. Mayıs ayında yürürlüğe girecek yeni güvenlik yasasında hastanelere eğitimli güvenlik elemanlarının alınması gündeme gelecek. Bakalım ne derece uygulanabilecek izleyip göreceğiz.
SORUNLAR DAĞ GİBİ
Doktorların sorunları dağ gibi, say say bitmez. Yaklaşık bir yıldır 'Performans' adı altında her doktorun aylık performansına göre döner sermayeden ödeme yapılmakta. Hesaba göre her ay yaptıkları müdahale ve tedaviler bir kat sayı ile çarpılıyor. Fakat burada da ciddi bir haksızlık göze çarpıyor. Özel muayenehanesi olan doktorlar hastanede maksimum performans gösterseler bile, muayenehanesi olmayanların yarısından daha az bir ödeme alıyorlar. Merak ediyorum, onların özel muayenehaneleri olduğu için sundukları hizmet daha mı düşük kalitede? Böyle bir şey mümkün olamayacağına göre bir fırsat eşitsizliği söz konusu. Hükümet kararlı bir şekilde doktorların özel muayenehanelerini ortadan kaldırmak niyetinde. Sanki devlet muayenehaneden vergi almıyor...
YENİ ASIR İNSAN
Bugun Haber Bulunmamaktadır.