Sevgili okuyucular Dünya Kadınlar Gününde yani 8 Mart’ta sizlere yazmak istediğim yazıyı ve konuyu ancak bugün kaleme alabiliyorum. Aslında günün ne önemi var , ne de olsa her gün bizim günümüz. Emektar , vefakar kadınların hakkını yalnızca bir güne sığdırmak mümkün mü?
Konuya önce günümüz için en trend olan konudan başlamak istiyorum. Yani içinde bulunduğumuz ekonomik krizden.
Araştırmacıların yaşadığımız ekonomik krizin enkazında kadınlardan ziyade erkeklerin parmak izine rastladıklarından haberiniz var mı?
Psikologlar ,araştırmacılar ve sosyologlar ,cinsiyet üzerine yaptıkları araştırmaların sonucuna göre ,kadınların yönetimde erkeklerden farklı bir tarzı olduğunu vurgulamışlar.Aynı zamanda risk alma konusunda kadınlar erkeklere nazaran daha ihtiyatlı ve daha uzun vadeli bir persfektife sahiplermiş.
Ayrıca son zamanlarda erkeklerin de kadınlar kadar depresyonda olduğu saptanmış.
Yani anlaşılacağı üzere, dünyanın dolayısı ile Türkiye’nin de içinde bulunduğu ekonomik krizin sebebi bizzat erkekler.
Bakın, geçen ay Şırnak’ın Beytüşşebap ilçesi Tatar Mahallesi kadınları kriz önlem paketlerini açıklamışlar. Ekmeğe para vermemek için “Kendi ekmeğimizi kendimiz pişiririz” sloganı ile evde tandır ekmek yaptıklarını duyurmuşlar. Yani erkekler gibi dövüneceklerine çözüm arayışına girmişler. Çözüm arayan kadınlar sadece köylerle sınırlı değil.
İşte size bir başka örmek ; Çanakkale'nin Bayramiç ilçesine bağlı Mollahasanlar köyünde tarladan pazara tüm işleri kadınlar yaparken, erkekler hiç çalışmadan yaşamlarını sürdürüyor. Bayramiç'e
20 kilometre uzaklıktaki köyde erkekler, bu inanılmaz tablo için "Geleneklerimiz böyle" derken, kadınlar eşlerinden destek görememekten yakınıyor.
Kadının adının olmadığı, kadınların sadece "Hasan'ın karısı", "Ali'nin karısı" şeklinde anıldığı köyde, erkekler bütün zamanlarını evde yatarak ya da kahvehanede oturarak geçiriyorlar. Kadınlarsa evde ev işlerini yapıp çocuklarına bakıyor, tarlada çalışıp hayvanlarını besliyorlar. Elde edilen ürünleri de yine kadınlar pazara götürüp satıyorlar.
Okuduklarınıza inanamadınız değil mi, hem de bu devir de…
Ama durun…Savaşçı ruhu taşıyan , güçlü kadınımız , Mollahasanlar köyünde bile sesini duyurma başarısını gösteriyor. 60 yaşında ki Cevriye Örnek yıllardır köye su getirilememesine tepki gösterdi ve eşinin ısrarına rağmen Mollahasanlar köyü muhtar adayı oldu. Örnek'in en büyük vaadi ise köye su getirmek. Lütfen Cevriye Örnek’e elimizden gelen desteği verelim.
Sorarım sizlere, bu kadınlara tapılmaz da ne yapılır ? Sadece bir tek gün yeter mi?