Geçtiğimiz akşamlardan birinde modacı Cemil İpekçi bir program konuğu idi. Yine neler neler döktürdü…
Bakın yaşadığımız günler hakkındaki düşüncelerini nasıl aktarıyor.
İpekçi; “ Kriz ortamı çok kötü. Ülkemin bu kadar kötü durumunu görmedim ben. Ben çok darbe dönemi gördüm, çok kriz gördüm ama böylesini görmedim. Ama bu sadece bizim değil, tüm dünyanın sorunu. Atölyeme 700, evime 500 TL doğalgaz faturası geldi. Zamlar durmuyor, hayat standartları zorlaşıyor. Herkes küçülmeye gitti. İşyerleri kapanmaya başladı. Dünyada bugüne kadar görülmemiş şekilde yüzde 90'lara varan indirimler var. Dünya çok köklü değişim geçiriyor. Bu da tabii herkese tesir ediyor. İnançlar olumlu yönde etkileniyor ama bu süreçte. İnsanlar birbirlerine daha çok yaklaşıyorlar. Bu yönden iyi. Bugünkü dünyada, var olan iletişim imkanlarıyla bu daha da mümkün hale geliyor. Zaten Nostradamus "Müminler dünyaya hükmedecek" der. Sonunda da bu olacak sanırım. 'Mümin' demek 'inanan' demek. Yani 'Allah'ın gönderdiği bütün peygamberlere inanan kişi' demek.
Şimdi gelelim Saadet Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş’un günümüz Türkiye’si hakkında ki görüşlerine;
‘''Dünyada bir kriz yaşanıyor ama bu kriz sadece iktisadi bir kriz değildir'. Ahlak kavramı ortadan kalkıyor. Kriz, maneviyattan yoksun olan ekonomik modelin geldiği son noktadır. Neslin korunması ortadan kalkıyor. Dünyada bir kriz yaşanıyor ama yaşanan bu kriz sadece iktisadi bir kriz değildir. Yaşanan kriz buz dağının görünen kısmıdır. Esasında bu krizin buz dağının altında çok büyük bir alanı vardır. Ancak insanlık henüz onu konuşmaya cesaret edemiyor. Bu kriz uzunca yıllar sürecektir. Bu kriz uygarlık krizidir. 3 asırdır dünyayı tüm kurumlarıyla yöneten modern değerler üzerine kurulmuş modern dünya, bütün görüşleriyle çökmüştür.''
Gerek İpekçi’nin gerekse SP Genel Başkanı Numan Kurtulmuş’un yaşadığımız süreç ile ilgili görüşleri gördüğünüz gibi neredeyse birbirleri ile örtüşmekte.
İpekçi hatırlarsanız geçtiğimiz yıl türban tartışmalarının en ateşli olduğu günlerde özel bir televizyon kanalındaki programa konuk olmuş ve "Kadın olsaydım türban takardım" demiş, ardından da , üniversitelerde türban serbest bırakılana kadar defile yapmayacağını açıklamıştı.
Bu arada hemen bir dip not düşeyim.Cemil İpekçi yakın bir tarihte Sandelet Evleri adı altında bir defile düzenledi.
Neyse konuyu şöyle bağlayayım . İpekçi ne yaptı etti bir türlü AKP’den teklif alamadı. Şimdi baktım ki sözleri SP’ne yakın duruyor, belki aradığı mutluluğu orada bulur ,diye düşünerek her iki taraf için minik bir anımsatma yapmak istedim.
Cinsel tercihleri farklı olsa da böyle insanları da siyaset dünyasında değerlendirmek lazım değil mi?