Geçtiğimiz hafta Türk milleti olarak pek mutlu edildik.
Nasıl mı?
Hayrünnisa Hanım ve Emine Erdoğan bir araya geldiler ve mutluluk pozları verdiler.Halbuki biz onların arasında iktidar savaşı olduğunu düşünerek kahroluyorduk.
Peki iki kadının aralarında soğuk rüzgarlar esmesine sebep olan diyolog nasıl gelişmişti?
Adının açıklanmasını istemeyen ve o gün orada bulunan bir AKP yöneticisi konuşmanın 24 Nisan 2007"den birkaç gün sonra ,yani Abdullah Gül"ün Cumhurbaşkanlığı"na aday gösterilmesinin hemen ardından,İstanbul Abdi İpekçi Spor Salonu"ndaki bir odada gerçekleştiğini söylüyor.
İşte hepimizin merak ettiği o diyolog;
Odadaki bir kadın: Hayrünnisa Hanım hayırlı olsun. İnşallah tamamına erer.
Emine Erdoğan: Gerçekten sürpriz oldu.
Hayrünnisa Gül: Evet.Bilmiyordum.Benim içinde sürpriz oldu.
Emine Erdoğan: Genelde anormal olanlar beklenmez.Sizlerin de beklediği Recep Bey"in aday olmasıydı, öyle değil mi?
Odadaki kadınlardan biri: Ama Sayın Başbakan aday gösterdi
Emine Erdoğan: Elbette, ama her öneri kabul edilmez, değil mi?
Hayrünnisa Gül: Emine Hanım hayrola, bir sorun mu var?
Emine Erdoğan: Recep Bey adaylıkta ısrar etmeliydi. Siyasi geleneklere göre başbakan varken bakan aday olmalı mı? Recep bey bazı dengeleri gözeterek adaylık teklifinde bulunabilir.Yoksa önce dengeler bozuldu,sonra da denge bunu gerektiriyor mu denildi?
Hayrünnisa Gül : Öyle şey olur mu? Yılların dostluğu bunu gerektirir mi?
Emine Erdoğan: Yılların dostluğu benim dediğime gelmeliydi.Evet, bir kırgınlığım var.Ama yanlış anlaşılmasın,biz bir aileyiz
Ne aile ama
İşte kapalı kapılar ardında yaşanan iç çekişmeler,kıskançlıklar ve kadınsı hırslar.
Kim haklı,kim haksız yukarıda ki diyaloğa bakarak kendi değerlendirmenizi yapmanız mümkün.
Bana sorarsanız biri buldumcuk olmuş, diğeri ise ben yemedim sen ye diyen kocasına ve kucağında bulduğunu afiyetle yiyen aile dostuna ateş püskürür olmuş.
Eh! Hazmı kolay olmasa gerek.
Ne demişler?
Alışırsınız, alışırsınız