İNTERNET HABER

Haşema merakı...


24 Ağustos 2009

 

 

Bir insan tesettürlü diye denize girmeyecek diye bir şart ve kural yoktur sanırım. Bu günlerde renk renk  tesettürlü haşema mayoları deniz kenarlarında göz dolduruyor.

 

Tesettürlü giyinmeyen bayanların bile ilgisini çekebilecek derecede güzel şık mayolar yapıyorlar. İstediğiniz modelleri seçebilir ve istediklerinizi alabilirsiniz. Fiyatları da normal mayolarla fazla bir farkı yok.

 

Hatırlarsanız geçtiğimiz ay Hürriyet gazetesi köşe yazarı Ayşe Arman tesettürlü kadınların ne hissettiklerini anlamak için birkaç gün İstanbul’un çeşitli mahallelerinde tesettürlü kıyafetler giyerek dolanmış, haşema giyerek denize girmişti.

Ayşe Arman’ın bu davranış şeklini gazetecilik adına takdir edenler olduğu kadar, tenkit edenlerde oldu.

Aynı günlerde yazmış olduğum yazılarımda konu hakkında şahsi görüşlerimi sizlerle paylaşmıştım.

 

Birkaç gün önce İtalyan asıllı Laventen arkadaşım , çok sevdiğim ,dünya tatlısı  Ester ile Çeşme’de her zaman gittiğimiz plajda buluşmak üzere sözleştik.

Sözleştiğimiz saatte Ester’i beklerken kızları ile sohbet ediyor, her zaman dakik olan, ama o gün her nedense geciken anneleri Ester’i çekiştiriyorduk.

Bir süre sonra yanımızdan yeşil haşemalı bir bayan geçti. Kafası dahil her tarafı kapalı olduğundan ona baktıkça öğlen sıcağında bize bile fenalık basmıştı.

Kendi aramızda konu hakkında konuşurken haşemalı kadın hiç istifini bozmadan denize girdi. O yürüdükçe yükselen sularda kadının haşeması da gittikçe kabartmaya başladı ve  kadın kendini sulara bıraktı.

Belli ki üzerinde ki kıyafet suda ağırlaşıp kabardığından kulaç atmakta zorlanıyor ama yine de mücadeleyi bırakmıyordu.

Kendisini meraklı bakışlarla izlediğimiz haşemalı kadının suda dalgalarla oynadığını zannederken aslında boğulmamaya çalıştığını geç de olsa fark ettik. Tam harekete geçecektik ki,  haşemalı kadın birden deli gibi soyunmaya üzerindekileri atmaya başladı.

Bizim  şaşkın bakışlarımıza plajın diğer sakinleri de  doğal olarak katıldı ve haşemaları üzerinden atan kadının bikiniyle sudan çıkışına şahit oldular.

Plajın diğer sakinleri şaşkın şaşkın bakarken  ,bizler az daha küçük dilimizi yutacaktık. Çünkü yanımızdan haşema ile geçerek denize giren ,ardından da bikini ile sudan çıkan bizim çılgın Ester’den başkası değilmiş.

Hele hele orada olup kızlarının yüz ifadesini görmenizi çok isterdim.

Ester halimize  gülmekten kırılırken ,kızları;

Anne delirdin mi? Nereden buldun bu kıyafeti ? Neden suya böyle girdin……sorularını ard arda sıralamaya başladılar.”

Ester’in yanıtı ise benim için  oldukça ilginç olduğundan , yazmaya ve sizlerle paylaşmaya değer buldum.

 

Ester; “ Günlerdir plajlarda haşemalı kadınları izliyorum. Denize nasıl girerler, nasıl çıkarlar, o kıyafetin içinde ne hissederler, rahatlar mı ? Sorularımın cevabını da ancak kendim yaşarsam alabileceğim düşüncesi ile gidip 50 TL vererek haşema aldım.Giydim buraya geldim.Beni kızlarım bile tanımadı. Fakat bu kıyafetin içinde önce sıcaktan piştim ,sonra da denize girince donuyorum zannettim.Bir kere kulaklarınız dahi kapalı olduğunda suda çok rahatsız oluyorsunuz. Yüzmek ise ayrı bir dert.Sudan ağırlaşan kıyafet her hareketinize engel oluyor. Bir de soğuk üzerine eklenince üzerimdekileri alelacele attım. Bikinim Allahtan içimdeydi.Oh, dünya varmış !”

 

Denize haşema ile giren  sonra da bikini ile çıkan çılgın arkadaşım Ester  bütün bunları anlattığı esnada kendisine yöneltilen kızgın bakışları fark ettiyse de  pek aldırmadı.

Kızları ise her an bir kaza kurşunu ile annelerini kaybedecekleri endişesi içinde apar topar annelerini de yanlarına alarak plajı terk ettiler.

Bakalım önümüzdeki günlerde Ester  hangi kılığa bürünecek.

Ne demişler ; Kedinin başına ne gelirse meraktan gelirmiş.