İNTERNET HABER

Düello da hayal kırıklığı…


25 Eylül 2008

 

 

Perşembe sabahı gözümü açar açmaz önce sabah sporumu yaptım.Ardından da sıkı bir kahvaltı ve bir bardak portakal suyu…

 

İşte tamam ! Şimdi büyük düelloya hazırım.

Ne mutlu  ki bu yaşımda böyle tarihi bir olayı seyretmek bana da nasip oldu.

 

Günlerdir bütün televizyon kanalları, basın, bu olaydan tarihi bir olay diye bahsettiğinden , benim de seyirci olarak tarafsız gözle bakabilmem için sinirlerimin sağlam olması gerekiyordu.

Bu nedenle uzun zamandır yaptığım diyeti bile bir kenara bırakıp Perşembe sabahı sıkı bir şekilde beslendim.

Her sabah yeni bir olaylar zinciri ile karşılaştığımız  bir ülke de yaşamak ayrıcalık olsa gerek.  

Perşembe sabahı da aynı heyecan içinde gözümüzü saat 14:30 gerçekleşeceği söylenen düello için açtık.

 
TBMM basın bürosunda gazeteci Uğur Dündar yönetiminde milletvekilleri Fırat ve Kılıçdaroğlu bir araya geldi. Fırat ve Kılıçdaroğlu'nun tartışması, pardon düellosu tüm televizyon kanallarından   canlı olarak yayınlandı. Sabahtan öğlene kadar büyük bir heyecan içinde beklediğim düello sonunda başlamıştı. Belli ki her iki tarafta önceden sıkı sıkı tenbihlenmişler ki  birbirleri ile son derece kibar konuştular. Günlerdir beklenen düello o kadar heyecanlı idi ki, bir ara oturduğum yerde içim geçmiş. Silkinip gözümü açtığımda sadece 1 saniye uyuduğu zannettim çünkü her şey kaldığım yerden aynı hitap şekli ve konuşmalarla devam ediyordu.,Yardımcımın söylediğine göre 15 dakika kadar uyuklamışım.Ama yine de kaçırdığım bir nokta olmamış.

Tartışma programının yayınlandığı saatlerde vatandaşlarda ellerinde çekirdek çitleterek kahvehanelerde tartışmayı, pardon düelloyu seyretme zevkine vardılar.

 
Düello sonrasında izlediklerini bildiğim birkaç dostumu aradım ve düşüncelerini sordum. Hepsi de tartışmanın somut bir şekilde sonuçlanmadığını ifade etti.

 

Tartışmanın sona ermesiyle birlikte kafalarında birçok soru işareti kaldığını ve ikna olmadıklarını ifade eden vatandaşlar “ Hiçbirşey anlamadık." dediler.

 

Vallahi ne yalan söyleyeyim ,  tarihe geçtiğimizin dışında , ben de pek bir şey anlamadım.