Dönemi yaşayanlar daha net hatırlarlar, Demokrat Parti (1950-60) Cumhurbaşkanı Celal Bayar, 1960'ların ortasında Türkiye'de sol hareketler güçlenince 'Bu kış komünizm gelecek!' diyerek ortalığı ayağa kaldırmıştı.
Sanki AKP"de bugün aynı panik atak içinde 'Bu kış darbe gelecek!' korkusuyla hükümetin ne kadar muhalifi varsa toplamaya başladı.
Tutuklanma olaylarının başladığı günden beri gerek siyasetçilerle, gerekse sokaktaki vatandaşla konuşuyorum. Daha doğrusu konuşmaya çalışıyorum. Dut yemiş bülbül misali kimsenin ağzını bıçak açmıyor.Yerin kulağı var korkusuyla insanlarımız konuşmaya, düşüncesini dile getirmeye dahi korkuyor.
Dün akşam Türkiye"nin önde gelen Profesörlerinden biri ,birkaç siyasetçi ve basın mensubu olarak ben bir arada yemek yedik.Bir ara biz bile bu ekibi bir arada gören olsa , " çete kuruyorsunuz " der,bizi yaka paça sabaha karşı evimizden alırlar,diyerek espri yaptık. İşin esprisi bir kenara ,diğer taraftan insan "neden olmasın" korkusu taşıyor.
İşte Türk insanı konuşma ,düşünce ve hareket özgürlüğünü bu şekilde yitirmiş oldu.
Hem de 21.yüzyılda ve bu hükümet döneminde
Sevgili okuyucular Türkiye bir felakete doğru mu gidiyor?
Marmara ve Ege bölgeleri gibi en zengin bölgemizde esnaf kepenk kapatmaya başladı.
Çiftçi; 3 dolara yaklaşan mazotu alamadığından,tarlaya gidemez oldu. Ziraat odalarının yetkilileri kan ağlıyorlar.
Ekmek 80 yeni kuruş.
Elektriğe yedi ayda yüzde 41 zam geldi. Doğal gaz zammı yüzde 20'yi geçmiş. Yağ, pirinç, bulgur yüzde 300'lerde zam görmüş.
İç-dış borç toplamı 5 yılda cumhuriyet tarihinin borçlanmasını geçmiş.
AKP'ye Avrupa Birliği emir verdi: Ergenekon'u sürdür...
Avrupa Birliği'ne muhalif kim varsa tutuklanacak, hatta tutuklanmalar devam edecek.
Türk Ordusu AB dayatmasına karşı.
Bu yüzden orduda pasifize edilmeli.Bu nedenle işin içine emekli subaylar da dahil ediliyor.
Yaşanan olayları tek tek incelersek gelinen sonuç ortadadır; Hükümet; darbeyi önleme gerekçesi ile darbe yapmaktadır.