İNTERNET HABER

Cindoruk'tan ayrımcılığa farklı bakış...


04 Ağustos 2009

 

 

DP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, Ege Sanayicileri ve İşadamları Derneği’nin (ESİAD) Çeşme’de düzenlediği 24. Yüksek İstişare Konseyi Toplantısı’nda geçtiğimiz hafta sonu konuk konuşmacı idi.

İzmir İl Başkanı Fatih Dalan ve bir çok GİK üyesi ile birlikte toplantıya katılan Cindoruk’u dinlerken ara ara salonda ki iş adamlarına göz attım. İzmir’li iş adamlarını ikna etmek kolay değildir. Yüz mimiklerinden  ne demek istediklerini anlamaya çalışırken ,kendi aralarından ki  konuşmalarında da tepkilerini gözlemledim.

İzmir hepimizin bildiği gibi AKP’nin ele geçirmeyi başaramadığı yegane  Cumhuriyet aşığı bir şehrimizdir.

Cindoruk iktidarın, ‘’siyasi parselasyondan hak ettiğinin üstünde pay aldığını’’ savunarak konuşmasına şöyle devam etti : ‘’Seçim sistemimizin, Anayasamızın getirdiği yanlışlıklardan ötürü kapsama alanları çok fazla. İstedikleri yasayı çıkarabiliyorlar. Hatta kendi kudretlerini göstermek için Anayasayı zorluyorlar. Anayasaya benzer kurumlarla çatışmaya giriyorlar. Yargıyla kavgalı bir iktidar. Askeri kesimle de aynı kavgayı sürdüren iktidar, mazlum ve mağdur olarak tutunmak istemektedir.’’

DP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, hükümetin gündemde olan Kürt açılım politikasını ise  sert bir dille eleştirdi. Cindoruk ‘’Bir adada tutuklu olan terörist başıyla devlet müzakere edemez. Devletin muhatabı ya devlettir ya da siyasi patilerdir. Devlet hukuk taleplerini bir kişi için yapmaz, devlet kurumsaldır. DTP diye bir parti var. Onunla müzakereyi kabul edin, çünkü meclisin içindedir. Bir terör hükümlüsü ile müzakere edemez’’ dedi.

Cindoruk’un konuşması esnasında en çok ilgimi çeken bölümlerin başında ayrımcılığa getirdi farklı bakış açısı oldu.Kendi kendime “ Diğer liderler neden konuya böyle yaklaşmadılar acaba?” diye düşünürken ,Cindoruk’u onlardan ayıran farkı bir kez daha anlamış oldum.

Hüsamettin Cindoruk korkmuyor. Çünkü korkacak bir şeyi yok. Bilerek konuşuyor, çünkü söylediği her kelimenin, her cümlenin altı dolu. Cindoruk korkutuyor…Çünkü gerçek bir bilge insan.İhtirası ,hırsı,koltuk sevdası yok.Türkiye sevdası var.

Bunu ESİAD toplantısında konukların yüz ifadelerinden okumamak mümkün değildi. Sorulara verdiği cevaplar ile  kafalarda soru işareti bırakmayan Cindoruk, aldığı alkışlarla da İzmir’li sanayicileri derinden etkilediğini belli etmiş oldu.

İş adamlarının ‘’Kürt Açılımı’’ hakkındaki sorusu üzerine Cindoruk, bu tarifi benimsemediğini, buna ‘’özgürlük, demokrasi açılımı’’ denilebileceğini belirtti. İnsan hak ve özgürlükleri konusunda vatandaşlar arasında ayrım olmaması gerektiğini anlatan Cindoruk, şöyle devam etti: ‘’Silivri hapishanesinde yatanlar Kürtler mi? Orada Türkiye’nin en iyi organ nakli profesörü yatıyor. Kürt mü? Laz oğlu Laz. Demek ki yapmamız gereken önce insan hakları standartlarını yükseltmek. Orada ayrımcılık yapan arkadaşlarıma sesleniyorum. Onlara soruyorum, neden Haberal’ın tutuklanmasına itiraz etmiyorsunuz? Orada ölenlere, kalanlara, yaralananlara, 2 senedir tutuklu olduğu halde mahkemeye çıkamayanlara bir şey söylemiyorsunuz. İşte ayrımcılık o.’’

Evet , işte bence de ayrımcılık o …!

Merak ediyorum , neden diğer liderler ve hükümetin ileri gelenleri Cindoruk gibi düşünmediler bugüne kadar?

Yoksa onlar için ,orada yatan vatandaşların , Kürt vatandaşlar kadar  anlamı yok mu?