HABERTÜRK

Yok artık...!


22 Mart 2010


Haberi okuduğumda kendi kendime, "Yok artık...!" diye söylendim. Hani olurda abartının bu kadarı olmaz.
TSK'de görevli bir albayın kızına, işe girerken akıl almaz sorular sormuşlar. Üniversiteden mezun olduktan sonra büyük bir şirkete iş başvurusunda bulunan genç bayan, ilk iki mülakatı atladıktan sonra üçüncü kez görüşmeye çağrılmış. Üçüncü görüşmeye gittiğinde ise babasıyla ilgili sorular sorulmuş.
Hem de ne sorular... Babanızın adı Ergenekon soruşturmasına karıştı mı? Balyoz Harekat Planı hakkında ne düşünüyorsunuz? Babanızın birlikte görev yaptığı ve yakın arkadaşı olan subaylardan herhangi birinin adı Ergenekon, Balyoz, Kafes, Poyrazköy gibi anılan soruşturmalara karıştı mı? Babanız kaç kez tayin oldu? Burada çalışıyor olsan baban işyerine gelir mi, yoksa kapıda mı bekler?
Genç bayan doğal olarak önce şaka yapıldığını zannetmiş. Çünkü sizin de tahmin edeceğiniz gibi mezun olmuş olduğu "matematik-bilgisayar" bölümü ile bu soruların uzaktan yakından hiçbir ilgisi yok.
*
Haberi okuduğumda "Ya gerçekten Ergenekon isimli örgüte üye olduğu iddiası ile tutuklanmış olan subaylardan veya generallerden birinin kızı olsaydı?"
sorusunu sordum kendi kendime. Düşüncesi bile bir an beni dehşete düşürmeye yetti.
Velev ki öyle olsa? Tutuklu bulunan askerlerimizin suçları dahi kesinleşmiş değil. Hatta birçoğu henüz yargılanmadılar bile...
Kimsenin, hele bir de genç bir bayanı bu şekilde ailesi hakkında akıl almaz sorular sorarak küçük düşürmeye hakkı olamaz. Asker kızı veya oğlu olmanın gururunu yıllarca taşıyan bu insanlar, nasıl olurda şimdi böyle bir muameleye maruz kalırlar?
Sevgili okurlar, Türkiye'de inanılmaz olaylar olmakta. Hani, 'inanılmaz ama gerçek' denir ya, işte aynen öyle...
Öylesine karamsar bir toplum olduk ki kimsenin yüzü gülmüyor. İşçisi gülmüyor, memuru gülmüyor, çiftçisi gülmüyor, doktoru gülmüyor, öğretmeni gülmüyor, öğrencisi gülmüyor, askeri gülmüyor, asker kızı-oğlu gülmüyor...
İşsizlik diz boyuyken iş bulmaya çalışan gençlere sorulan sorular, sanki insanlarla alay eder gibi. Benim de halamın eşi emekli albay. Allah muhtaç etmesin ya, iş aramak zorunda kalır da eniştem ile ilgili böyle sorularla karşılaşırsam?
İnanın kırk yıl düşünsem eniştemin başıma dert olacağı aklıma gelmemişti.