Dün yazmış olduğum köşe yazımda sizlere İzmir'de ve Türkiye genelinde 4+4+4 eğitim sistemi çerçevesi içerisinde açılmış olan İmam 'Hatip Ortaokulları'ndan bahsetmiştim. Özellikle de İzmir gibi bir şehirde tepkilere rağmen açılmış bulunan 13 İHO'nu yazmış, eğitimcilerin haklı isyanını dile getirmiştim.
Eğitimcilerimizin kanunen 657 kapsamında olduklarından dolayı sizlere isimlerini vermem mümkün değil. Bu nedenle ancak köşemden seslerini sizlere (yerimin yettiği kadar) duyurabilirim. Bugün de öyle yaparak köşemi onlara bırakıyorum;
"Şu andaki 4+4+4 sistemi sadece imam hatip ortaokullarının açılabilmesi için getirilen bir sistem. Nedenine gelince; din temelli eğitimin ve özellikle ses bakımından hafızlık eğitiminin daha randımanlı olması açısından çocukların belli bir yaştan önce imam hatiplere yönlendirilmesi gerekiyordu.
Bildiğimiz kadarıyla hafızlık eğitimi için çocuğun yaşının 11'i geçmemesi gerekiyor. Hatta sistemin ilk tartışıldığı aylarda meclis komisyonu üyeleri ilkokula başlama yaşının 70 ay olmasını, ileride hafızlık başlama yaşına uymadığı gerekçesiyle reddettiğini NTV'deki bir programda açıklamıştı.
Hafızlığa başlamak için belirli bir yaş sınırı konulmamış olmakla birlikte, 'Sıbyan Mektebi'nden sonra 9-10 yaşlarında hafızlığa başlandığı anlaşılmaktadır." (kaynak: hafızlıkeğitimmerkezi.com)
Bir de işin diğer boyutu, 8 yıllık temel eğitimde 1. ve 2. kademe birbirine bağlı olduğu için 2. kademe kanuni olarak İHO'lara olanak vermiyordu.
O yüzden temel eğitimi 4+4 biçiminde ikiye böldüler. Yani isteyen ilk 4 ten sonra ikinci 4'ü İHO'lara yönlendirebilecek.
Okula başlama yaşının 66 ay olarak öne çekilmesi sebebi de yukarıda belirttiğimiz dini eğitim ve hafızlık eğitimine geçiş yaşını düşünerek yapılmıştır.
İsteyen çocuğunu istediği okulda okutabilir ona saygı duyarız.
Ancak eğitim anlayışının farklı olduğu (kim ne derse desin İHO ile normal ortaokullardaki eğitim anlayışı farklıdır. Bunu görmek için ders eğitim ve içeriklerine bakmak yeterlidir) iki okulun (İHO ve normal ilkokul ya da normal ortaokul) aynı çatı ve aynı bahçe altında eğitim görmesi akıl almaz bir durum.
Birinde din temelli eğitim, diğerinde pozitif bilim temelli eğitim. İki taraf mutlaka karşılıklı olarak birbirinden etkilenecektir. Öğrenciler arasında zıtlaşma bile yaşanabilir.
Bugünkü kamplaşmadan öğrencilerin etkilenmediğini düşünmek saflık olur. Yani sonucunu tam kestiremediğimiz belirsiz bir durum söz konusu."
(Konu devam edecektir)
