HABERTÜRK

Yerel seçime hazırmıyız...


18 Ağustos 2013

Yaz sıcaklarının rehavetine rağmen yavaş yavaş yaklaşmakta olan yerel seçimlerin ayak sesleri duyulmaya başladı.
Hergün farklı farklı ilçelerin aday adaylarından mailler alıyorum. Görünen o ki Kurban Bayramı sonrası Türkiye'yi hareketli günler bekliyor.
Peki ,Türk halkı olarak yerel seçimlere, seçim sürecine farklı soracak olursam hareketli geçecek yeni bir döneme hazırlık mıyız?
30 Mart 2014'te yapılması planlanan fakat AKP ve MHP'nin hazırladıkları önerge ile 27 Ekim 2013 tarihine alınması istenen seçim tarihinin değiştirilememesi belli ki halkımız adına isabetli bir karar olmuş. Çünkü gezdiğim, gördüğüm, konuştuğum kadarı ile Türk halkı uzun yıllardan beri sürekli gerilmekten, her gün yeni bir olaya uyanmaktan bezgin düşmüş durumda. Hiç kimsede yerel seçimlere yönelik bir heyecan ya da beklenti yok.
Ekonomik krizin etkileri özellikle yaz aylarında etkisini daha da göstermiş. Parasızlıktan tatil yapamayan halkın hem sıcaklardan, hem de hergün ülkemizde yaşanan ya da yaşatılan krizlerden canı burnuna gelmiş durumda.
Anlayacağınız, siyasetçiler dışında kimsenin yaklaşmakta olan yerel seçimler ilgilendiği yok. Çünkü, insanlar yaşam ve geçim derdindeler.
Nasıl derler "Kedi can derdinde kasap et derdinde", işte o misal...

GEZİ ZEKASI
Gezi olayları ileri bir zekanın ürünümü?
Bugüne kadar gezi eylemlerindeki "zeka" hakkında pek çok hem öven hem de yeren yazılar yazıldı.
Kimileri "Zafer zekanın olacak aptallar kaybedecek" derken ben ve benim gibi düşünenler gezi olaylarının Türkiye adına yeni bir başlangıç dönemi olduğunu savunmaktalar. Gezi de elbette zeka var. Hem de öyle bir zeka ki, sayesinde tanımadığımız bilmediğimiz ülkemin insanlarını tanıdık (Duran adam örneğinde olduğu gibi)
Perihan Mağden gibi yazarlar gezi olaylarının "kısa menzilli" zeka ürünü olduğunu söyleselerde, gezi olaylarının menzilinin uzunluğu önümüzdeki yerel seçimlerde ortaya çıkacak.

HAYIRLI OLSUN
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın İzmir'de katıldığı nikah töreninde söylemiş olduğu sözler herkesi şaşırtmış. Arınç, "Ben Başbakanımızın 3 çocuk tavsiyelerine katılmıyorum. Çok istemelerine rağmen çocuk sahibi olamayan çiftler var. Ben sadece hayırlısı olsun diyorum" şeklinde konuşmuş.
İyi de neden şaşırdınız ki...İzmir'in havası suyu belli ki Arınç'ı da etkilemiş.