HABERTÜRK

Türklere Türkçe Spiegel


10 Temmuz 2013

Almanya’dan gelen zarfı açtığımda Spiegel dergisinden çıkan üstte: “Weisse Türken, schwarze Türken” altında da Türkçe olarak: “Beyaz Türkler ,siyah Türkler” yazan makalenin benim için özel olarak tercüme ettirildiğini zannettmiştim. Fakat en üst sağ köşede yapılan açıklamayı okuduğumda durumun öyle olmadığını kavradım. Ve hayretler içinde kaldım.

Üst sağ köşe de kelimesi kelimesine şöyle yazmaktaydı; “İlk kez Spiegel’in bir kapak konusu aynı zamanda Türkçe yayınlanıyor. Üç milyona yakın Türkiye kökenli Almanyalı’nın Almanca bilgisinden kuşku duyduğumuz için değil, bir sinyal verebilmek için. Çünkü Türkiye’de olup bitenler herkesi ilgilendiriyor-Almanları, Türkleri, Avrupalılıarı.”

İlginç değil mi...? Makalede yazılanları sizlere tam olarak aktarabilmeyi, Almanya’dan, Avrupa’dan, hatta dünyadan nasıl göründüğümüzü, nasıl değerlendirildiğimizi anlayabilmeniz açısından çok isterdim.

Spiegel gibi bir dergi içinden geçtiğimiz dönemin önemini vurgulamak, iyi anlatabilmek ve daha çok kitlelere ulaşabilmek adına tarihinde ilk kez iki lisanda yayınlanmış. Ve bu durumun tek bir sebebi var; İstanbul Gezi Parkı...

Makalanenin bazı paragraf başlıkları şöyle;

** Ekonomik kalkınma Türk toplumunda ki çelişkileri gidermedi, sadece üzerini örttü. AB aday üyesi Türkiye’yi tarihi önemde bir yeniden başlangıç bekliyor.

** İstanbul havalimanından pasaport kontrolünden geçen her turist, kendisini, dünya yurttaşlığının, tüketimin ve içki keyfinin bir abidesini karşısında bulur. Atatürk havalimanında işletilen Duty Free zinciri ,Avrupa’da en fazla ciro yapanlar arasında yer alıyor.

Havalimanının isim babası görse, herhalde sevinirdi. Çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran ve daha sonra Atatürk ünvanı alan Mustafa Kemal Paşa dini bayramlarda dahi rakı keyfi yapardı.

Türkiye’nin bugünkü Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’a göre içki içmek günah. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemlerde bar sahiplerine yaka silktirir, belediyeye ait alanlarda alkol satışını yasaklatırdı. Yaklaşık dört hafta önce kabul ettirdiği alkol yasasını; “ İki ayyaşın yaptığı yasa muteber de dinin emri neden reddediliyor? sözleri ile savundu. İddia o ki o iki ayyaştan biriyle Atatürk’ü, diğeri ile halefi İsmet İnönü’yü kasdediyordu.

Sayfalarca olan makalenin yerim sınırlı olduğundan bugün sadece giriş kısmını paylaşabildim. Buraya kadar bizleri gayet güzel çözmüş ve tercübe etmişler, öyle değil mi?

Devamı yarın...