Suzanna Almanya’da yaşayan benim çok değer verdiğim bir yakınım olup, ayrıca çok iyi bir psikolog ve terapisttir. Ve sık sık Türkiye’ye bizleri ziyarete geldiğinden ülkemizde yaşanan her türlü ekonomik, politik olayları ilgiyle basından takip eder. Hatta o kadar ki bazen bizlerden daha çok gelişmeler hakkında bilgi sahibi olduğuna dikkat ederim.
Neyse, Suzi bu hafta yedi günlüğüne ziyaretimize geldi. Hararetle birbirimize sarılıp hoşgeldin faslını bitirdikten ve onun anlattığı bir olaya kahkahalarla güldükten sonra ilk cümlesi şu oldu, “Aman kahkaha atayım deme. Ülkenizde kadınlar kahkaha atmamalı, itaatkar ve iffetli olmalı, kafasını fazla kaldırmamalı. Sonra Başbakan Erdoğan ve adamları kızarlarmış. Peki şimdi burada olduğuma ve yarı Türk sayıldığıma göre bu kurallara uymalı mıyım.”
Biz kafamızı deve kuşu gibi kuma gömmeye devam edelim. Meğer ele güne rezil olmuşuz da haberimiz yokmuş. Mutlu bir kadının kahkasını çok görenlere duyurulur...
FAZLA PUSULA
Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, Eskişehir’de yaptığı konuşmada, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı’nın (AGİT) seçimle ilgili raporuna değinerek, şunları söyledi:
“Orada şu gerçekle karşı karşıya geldik. Biz bunu duyuyorduk. Fakat emin değildik. Şimdi uluslararası bir teşkilat, Yüksek Seçim Kurulu mensuplarıyla konuştuktan sonra raporuna aldığı bir gerçek var. 18 milyon seçim pusulası fazla basılmış. Elbette pusulaların bir kısmı zarar görebilir. Yağmur olur, çamur olur, şu olur, bu olur, sel olur. 18 milyon fazla pusula basmak ne manaya gelir. Kanunda bunun bir orantısı yok mu? Bu 18 milyon pusula, kimin emrinde, nasıl kullanılacak? Bu nasıl, yanlış yerlere gitmeyecek? Biz bunu soruyoruz. Sorumluluk kime aittir? Bunun sayımı yapıldı mı? Nasıl yapılacak? Bu miktardaki oy pusulalarının basılması hangi kanun ve gerekçelere göre yapılmıştır, hukuki temeli nedir ve kimin talimatıyla yapılmıştır.”
Bu sayıyı ilk kez İhsanoğlu söylediğinde öğrendim ve bir o kadar ben de şaştım kaldım.
Gerçekten de fazladan 18 milyon oy pusulası neden basılır ki?
Burada her nedense iyi niyet göremiyorum. Seçimler, ülkemizde her zaman o kadar şaibeli ki...
Pazar günü (10 Ağustos’ta) seçimleri ilk turda bitirebilmek uğruna hangi illerde trafoya kedi sıkışacak inanın merakla bekler oldum.