İnsanın başarı yolunda karşısına çıkan zorlu tercih noktaları kararlılık değil midir?
Eğer önünüzde kırk kapalı kapı olsaydı, bir kapıyı kırk kez mi çalardınız, yoksa kırk kapıyı birer kez mi çalardınız?
Kararlı olup tek bir seçeneğe yüklenmek mi, yoksa esneklik gösterip öteki ihtimalleri yoklamak mı?
Hangisi daha doğru?
Uzmanlara göre; Bazı insanlar odaklanmanın ve kararlılığın gücüne inanarak bir kapıyı kırk kez çalarlarken, hem kararlı ama hem esnek olanlar hayatlarını bu işe adayarak, kırk kapıyı kırk farklı şekilde çalmayı tercih ederlermiş.
Peki hangi yolu izleyen daha başarılı olur?
Yine uzmanlara göre;
Kırk kapıyı farklı şekillerde çalanlar daha başarılı olurlarmış. Çünkü başarısız olma ihtimalleri o zaman son derece azalırmış.
Ulaşmak istedikleri hedefe yönelik ilk deneme sonuçsuz kaldıysa önlerinde ki diğer seçenekleri denerlermiş.
Böylelikle;
1-Aynı kişiye farklı şekillerde yaklaşabilirsiniz
2-Farklı kişilere aynı şekilde yaklaşabilirsiniz.
3-Farklı kişilere farklı şekillerde yaklaşabilirsiniz.
Ve yine uzmanlara göre;
Yaklaşımınızı değiştirme esnekliği gösterebilmek çok kritik bir başarı tekniği imiş.
İnsanı başarıya götüren yol; Kararlarınızın verildiği anda ki doğruluğu ya da yanlışlığından çok, seçimlerimizin sonuçlarını hızlı görüp, gerektiğinde pozisyon değişikliği yapabilmekle ilgiliymiş.
Hedefimizi ve yönümüzü sabit tutup gerektikçe yol ve yöntemleri değiştirerek güçlü bir başarı yakalamak mümkünmüş.
Şimdi gelelim tatil günü, kırk kapalı kapıyı farklı şekillerde tek tek mi çalmalı, yoksa aynı kapıyı kırk kez mi çalmalı, meselesine neden takıldığıma.
"Demokratikleşme paketi" adı altında MİT'in İmralı'ya giderek Öcalan ile 3 kez görüştüğü haberlerini okuduğumdan beri düşünüyorum.
Fısıltı gazetelerine göre, Öcalan sürecin devamından yanaymış. Ancak paket nasıl olur da kendilerine sorulmadan hazırlanırmış. Öcalan bu konuda MİT'e eleştirilerde bulunmuş.
İşte burada benim kapı meselesi devreye giriyor.
Türk halkının en hassas olduğu konu hakkında 40 kapıyı farklı farklı şekillerde çalıp esnek ve yaratıcı olmak varken, neden aynı kapıyı 40 kez çalmayı tercih ediyoruz?
Uzmanlar bizlere başarıya giden yolun anahtarını vermişler; Kararlılık, irade gücü, dayanıklılık ve yaratıcı güce dayalı esneklik...
Şimdi sizce kim başarılı ? MİT'i kararlılıkla, irade gücüyle, yaratıcılıkla ayağına getiren Öcalan'mı yok aynı kapıya defalarca giden Türk devletinin yöneticileri mi?
