HABERTÜRK

Öyle bir geçer zaman ki...


01 Ekim 2011

Her nedense çevremde yaşayanların büyük bir bölümü doğum günlerini sevmez oldular. Ben ise hala büyük bir hevesle arkadaşlarımın, eşimin, ailemin doğum günlerini kutlamaya çalışırım.

Dün doğum günümdü.

Arkadaşlarımın bir çoğu kendi doğum günlerini hoşnutsuzlukla karşılarken benim doğum günümü büyük bir mutlulukla karşıladılar.

Ses tonlarından “doğum günün kutlu olsun” derlerken (sanki genizden gelen garip bir ses tonuna hakimlerdi) anladım ki kendileri her sene yaşlanmalarına üzülürken benimkine sevinir olmuşlar.

Her ne ise..

Sonuç olarak kutlamalar esnasında arkadaşlarımın aksine ben kendimi yaşlanmış değil büyümüş hissettim.

Aynaya baktım. Ama zaman öyle bir geçmiş ki...

Belki;

Yüz çizgilerim derinleşmiş, vücut hatlarım da artık gençlik günlerimdeki gibi ince ve narin değiller...

Sık sık boyandıklarından saçlarımdaki beyazların artış hızı da artık takip edilmez olmuş. Hatta, inkar etmiyorum, çocukluk yıllarımızda kırklı yaşlardaki kadınlar (sanki bizler hiç o yaşa gelemeyecekmişiz gibi) bizlere çok yaşlı gözükürken, ben o kadar da yaşlı durmuyorum.

Ama ;

Anladım ki her yaş ayrı bir tecrübe, ayrı bir güzellikmiş.

Keşke doğduğumuz vatanın, insanlarımızın, gelip geçen günlerimizin kıymetini bilebilseymişiz.

İnsanoğlu bazı değerlerin kıymetini ancak yaşı ilerlediği, sağlıklı yaşanabilecek zamanı hızla azaldığı vakit anlayabiliyormuş.

Tıpkı bugün benim anladığım gibi...

ALA....

Hanımlar; her hafta piyasadaki bir çok dergiyi almaya gayret eder, nerede ne var öğrenir arkadaşlarımla paylaşırım. Örneğin; bu kış moda nasıl olacak, nasıl giyinilecek, yeni trendler olacak mı?

Dün rafta ALA isminde bir dergi ile karşılaştım. Öndeki reklamda türbanlı güzel bir yüz kapağı süslüyordu.

Elime aldığımda arka kapağı farklı türbanlı güzel bir yüzün süslediğini görünce ayaküstü şöyle bir karıştırdım. İç sayfalarda da türbanlı bayanları gördüğümde derginin şekli anlaşılmış oldu. Nişantaşı sokaklarında gezinen türbanlı Armani çantalı, Guess saatli genç bayanların resimlerini , röportajlarını içeren ALA’yı hemen aldım. Eh, moda modadır...

Aklınızda bulunsun!