Gezi Parkı olaylarında, Başbakan'ın agresif tutumuna rağmen, yaralı ve biber gazından kaçan eylemcilere Divan Oteli'ni açan Koç Holding'in Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç, yaşananlarla ilgili ilk kez konuşarak;
"Gayet insani bir yaklaşım sergiledik fakat çarpıtıldı. Oraya gelen insanlar arasında 70 yaşında teyze de gördüm, 18 yaşında çocuk da. Bunlar mı Türkiye'ye zarar verecek" diye düşündüm demiş ve konuşmasına şöyle devam etmiş;
"Olaylar çok tazeydi ve sessizliğimizi korumamız çok yerinde oldu. Sosyal medyanın çok iyi tarafları var ama diğer taraftan hadise başka yerlere saptırılabiliyor. İç huzurun, ekonomik ve sosyal istikrarın ülkemiz için ne kadar önemli olduğunu, ülkemizin geleceği için, selameti için iş dünyası bakımından ne kadar önemli olduğunu her fırsatta vurguluyoruz. Hal böyleyken Türkiye'de istikrarı bozacak herhangi bir hareketin içinde topluluğumuzun yakıştırılmasına müsaade etmeyiz"
Sevgili okurlar, Mustafa Koç burada o kadar önemli bir cümle kurmuş ki... Gezi Parkı olaylarını anlatan en anlamlı cümle de bu olmuş.
Yani Başbakan Erdoğan'ın ve iktidar partisinin önde gelenlerinin söylediği gibi ortada komplo teorisi falan olmadığının en güzel kanıtı da zaten bu cümle de yatıyor.
Mustafa Koç ne diyor?
"Oraya gelen insanlar arasında 70 yaşında teyze de gördüm, 18 yaşında çocuk da. Bunlar mı Türkiye'ye zarar verecek?"
İşte Gezi olaylarının en güzel ve gerçek özeti; Orada sadece her yaştan halk vardı...
MUHTEŞEM YÜZYIL...
Yeni yayın dönemine bu hafta başlayan Muhteşem Yüzyıl dizisinin ilk bölümü benim için tam bir hayal kırıklığı idi.
Yılların sanatçısı Vahide Gördüm'e bu kötülüğü nasıl yaptılar, kendi yapılmasına nasıl izin verdi, inanın anlayamadım.
Her oynağı rolün hakkını veren, her zaman hayranlıkla izlediğim Vahide Gördüm'ü Hürrem rolünde bir türlü izleyemedim. Ne yalan söyleyeyim oynadığı sahnelerde televizyona bakmakta zorlandım.
Akıllarınca dizi oyuncularının tamamını yaşlandırmışlar. Buna rağmen (Kanuni Sultan Süleyman dahil) Vahide Gördüm, hala hepsinin annesi olacak yaşta duruyor ekranda.
Keşke Meryem Uzerli'nin yerine ona daha çok benzeyen, onun gibi ihtirasla, hırsla ve coşkuyla oynayan bir oyuncu seçselermiş. Olmamış... Hiç olmamış.
