HABERTÜRK

MHP’de deprem


11 Kasım 2015

Özellikle Cumhurbaşkanlığı seçimi döneminden beri süregelen MHP içinde ki memnuniyetsizlik 1 Kasım seçimleri ile birlikte had safhaya vardı. Birkaç seçim üst üste başarısız olan siyasi partilerin genel başkanları keşke kendileri istifa etseler değil mi?

Fakat bizim ülkemizde ancak ve ancak vefat ettikleri zaman işgal ettikleri genel başkanlık koltuğu boşalabilmekte. Ya da bir skandal ile...

Benzer bir durum şu an MHP için geçerli. CHP’de de kan değişikliğine ihtiyaç olsa da Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun MHP lideri Devlet Bahçeli gibi genel başkanlık koltuğuna yapışacağını zannetmiyorum.

MHP tabanında genel başkanlık için adı en çok geçen isim Meral Akşener.

Akşener için “Eğer kendisini sağlam hissederse, genel başkanlık yarışına girebilir” deniyor olsa da ben Sayın Akşener’in adaylığa hazır olduğunu biliyorum.

Sinan Ogan da liderlik konusunda iddialı bir isim. MHP tabanı, “Akşener ve Ogan birleşirse partide genel başkan değişir” diyor. Şahsen ben böyle bir birleşmenin gerçekleşebileceğine ihtimal vermiyorum. Çünkü Meral Akşener’in böyle bir birleştirici güce ihtiyacı yok. Genel Başkan Devlet Bahçeli de aynı düşüncede olmalı ki 1 Kasım seçimlerinde Sayın Akşener’i milletvekili adayı olarak listelere almadı.

IHLAMUR ŞOKU

Özellikle kış aylarında keyifle içtiğimiz ıhlamur artık lüks yiyecek içecek grubuna dahil olmuş. Bir kilogram ıhlamurun tezgahlarda 180 TL olduğunu biliyor muydunuz? Yani küçük altınla yarışır durumda. Aktarlar ürünün piyasada azalmasıyla fiyatının artacağını söylüyorlar. Ev gezmelerine giden bayanlar çeyrek altın yerine birbirlerine bir kilo ıhlamur getirirlerse ülkemiz adına neredeyse daha hayırlı olacak. Çünkü kış aylarında içimizi ısıtan ıhlamuru bile Bulgaristan’dan ithal eder olmuşuz.

Şimdilik 50 ton ıhlamur ithal edilmiş. Bu rakam çok yakında 200 tona ulaşacakmış. Bolu, Gebze ve Yalova ıhlamurun yetiştiği nemli bölgelerimizdir.

Ne oldu da bunca yıl sonra ıhlamur kıtlığına düştük anlamadım...

FACEBOOK OUT

Danimarkalı bilimadamları 1095 kişinin katılımıyla bir araştırma yapmışlar. Katılımcıların yarısı bir hafta boyunca Facebook’u kullanmaz iken, diğer yarısı ise sosyal ağı kullanmaya devam etmişler. 7 gün sonra yapılan analizlere göre, Facebook’u kullanmayanlar, kullananlara kıyasla kendilerini daha hoşnut ve dengeli hissettiklerini söylemişler. Anlayacağınız Facebook insanların dengesini bozmaktaymış. Facebook’ta hiç mutsuz insanlara rastladınız mı? Yüklenen bütün resimlere baksanıza, herkes mutlu mutlu sırıtıyor.