HABERTÜRK

MHP kongresinin düşündürdükleri


06 Kasım 2012

Ülkemizde ki şeçim sistemimizin garabeti, farklı sistemlerin uygulandığı her dönemde yeni bir sisteme geçilmesinin gerekliliğini ortaya çıkarmış ve sık sık bunun için çalışmaalarda bulunulmustur.

Nitekim, sık denecek aralıklarla seçim sistemlerimiz değişmiş, ama seçim sistemimizde ki çarpıklık gerçek çözüme ulaşılamadığından bir türlü düzelememiştir.

Her zaman uzmanların da belirttiği gibi; Delege sistemini de içine alan seçim sistemimiz en kısa zaman içinde değişmelidir.

Türkiye için son derece önemli olan seçim sistemi tartışmaalarında özellikle;

- Ülke barajının %5 civarına düşürülmesi,

- Milletvekili adaylarını belirlemede parti merkezlerine kısıtlı bir hak tanınması ve adayların
önseçim benzeri usullerle belirlenmesi,

- Seçim çevrelerinin küçültülerek seçmen ile vekil arasındaki diyaloğun attırılması,

- Milletvekillerinin illere tahsisinde illerin nüfusuna göre belirleme yapılması gibi öneriler,
seçim sistemimizin düzelmesi adına en akla yatkın olan çözümlerdir.

Pazar günü gerçekleşen MHP’nin 10.Olağan Büyük Kurultay’ını izlerken delege sisteminin çarpıklığı ile bir kez daha karşılaştık. Sadece 1240 delege bugün MHP’nin üzerinde söz sahibi. Kongrede delegeden 40 imzayı toplayabilen aday olma şansına sahipti.  

Devlet Bahçeli 401, Koray Aydın 72 , Musavvat Dervişoğlu 41 delegenin oyu ile aday oldular. Devlet Bahçeli, delegelerin 725’inin oyunu alarak yeniden Genel Başkanlığa seçildi. En yakın rakibi Koray Aydın’ın 441 oy aldığı kongrede, Musavat Dervişoğlu ise 48 oy aldı.

Türkiye genelinde son zamanlarda yapılan anket sonuçlarına göre MHP’nin oy oranı yüzde 11 civarlarındadır. Türkiye’nin 2011 rakamlarına göre nüfusunun 73.639.596 olduğunu göz önüne alır ve seçmen sayısının yüzde 11’nin MHP’ye ait olduğunu varsayarsak pazar günü gerçekleşen kongrede 725 kişinin (delegenin) oyu ile genel başkan belirlenmiş oldu. Yani sadece yine 725 kişi (delege) MHP’nin kaderini çizmiş oldu.

Her zaman söylerim; Delegeye güven olmaz. Delegeye güvenip yola çıkan değil yarı yol daha yolun başında yaya kalır.

Delege, gelene ağam gidene ağam der.

Delege, rüzgar nereden esecekse son dakikada da olsa yüzünü o yöne sırtını da anında destekleyeceğine söz verdiği adaya döner.

Eh, sistem böyle adayların kaderleri de bu delegelerin ellerinde olursa ...?

Gerisine sizler karar verin.