Müzakere ekiplerinin önceki gün üzerinde anlaştıkları Birleşik Krallık’ın Avrupa Birliği’nden ayrılmasına (Brexit) ilişkin teknik anlaşmaya Londra’dan siyasi onay geldi.
Kendi partisinin de dahil olduğu çok taraflı bir muhalefetle karşı karşıya kalan Başbakan Theresa May, kabine üyeleriyle gerçekleştirdiği 5 saatlik görüşme maratonunun ardından 185 madde, 3 protokol ve 585 sayfadan oluşan anlaşmaya destek almayı başardı. Hükümetten anlaşmaya yeşil ışık çıkması 29 Mart’ta gerçekleşecek Brexit açısından çok önemli bir virajın aşıldığı anlamına gelse de süreçte parlamento başta olmak üzere hâlâ aşılması gereken çok sayıda ‘engel’ var.
Kabine toplantısı sonrasında kısa bir açıklama yapan May, “Taslak çekilme anlaşması müzakere edilebilecek en iyi anlaşmaydı. Yüreğim ve aklımla kesin olarak Birleşik Krallık’ın yararına olduğuna inanıyorum” dedi. Seçeneğin anlaşma olmaması ya da Brexit olmaması olduğunu belirten May, “İlerlememize ve önümüzdeki günlerde anlaşmayı nihaileştirmemize olanak sağlayacak belirleyici bir adım” ifadelerini kullandı. May, kabinedeki tartışmayı ‘ateşli’ olarak tanımlarken kararın ‘kolektif’ olarak alındığını söylemesi kararın oybirliği ile alınıp alınmadığı tartışmalarını da beraberinde getirdi.
Londra’dan gelen haber üzerine Brüksel de hareketlendi. AB Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker, AB Konseyi Başkanı Donald Tusk’u ‘düzenli çıkış’ konusunda belirgin ilerleme sağlandığı konusunda bilgilendirdi. Basının karşısına çıkan AB’nin Brexit müzakerecisi Michel Barnier, anlaşma gereği Brexit’in 29 Mart’ta gerçekleşeceğini ve 21 aylık geçiş süreci olacağını söyledi. AB liderlerinin 25 Kasım’da özel bir Brexit Zirvesi için Brüksel’de bir araya gelmeleri bekleniyor.