Eski bir Alman atasözü şöyle der; “Korku, kurdu olduğundan daha büyük yapar.” Bu sözü bana çağrıştıran, Suriye meselesini gereğinden fazla gözümüzde büyütmemiz, önemsememiz ve olayların bu noktalara gelmesi oldu.
İnsanlar bazen kendilerine aslında zarar vermeyecek şeylerden kaçınırlarmış. Ama şu örnek bizlere farklı bir bakış açısı da sunuyor.
Yazlık evinden yürüyüşe çıkan ve yaralı olarak geriye dönen adama karısı, “Ne oldu sana böyle?” diye sormuş.
Adam, “Çayırda yürürken karşıma bir yılan çıktı.” cevabını vermiş.
Kadın sinirlenerek, “Unuttun mu, dün konuştuğumuz korucu bu bölge yılanlarının zehirli olmadığını söylemişti.”
Adam; “İnsanı korkutup beş altı metrelik bir kayadan aşağı yuvarlanmasına neden olmak için zehirli olmaları gerekmiyor ki zaten!” yanıtını vermiş.
Örnekte de gördüğümüz gibi, belli ki sorun yılan da değil. Sorun adamın yılan korkusunda. Yani yılanın varlığında...
Bu bakış açısı iktidar partisinin (Suriye, Mısır ve kavgalı oldukları her kim varsa onlara karşı) hislerini anlamam konusunda bana oldukça yardımcı oldu.
Zehirli olmadıklarını bildikleri halde sorun varlıklarındaydı.
Kimse savaş istemezken, bizimkilerin savaş çığırtkanlığı yapmaları, Suriye helikopterine bulaşmaları bu durumun bir göstergesi olmuyor mu?
Korkuların sorun haline gelmesi
Bazı insanlar önlerine çıkabilecek olmasından korktukları sorunlara çözüm bulmaya çalışarak enerjilerini harcarlarmış.
Yani bir insan üretici bir harekete geçmek yerine kötü ihtimalleri düşünerek boş yere zaman harcadığında, temelsiz başlayan korku düşüncesi gerçek bir soruna dönüşebilirmiş.
Tıpkı kendi adımıza bir çok şey üretebilecekken, Esad’ın Esed olup gerçek bir soruna dönüşmüş olması örneğinde yaşadığımız gibi.
Korkarak enerjinizi tüketmeyin
İşin en kötüsü de korkunun insanı yanlış yöne itebilmesi. Korku yeni bir durumda asabi enerji yaratarak kötü şeyler yaptırabilir ya da siz onunla mücadele ederken enerjinizi tüketebilir.
Zaten son yıllarda başımıza ne geldiyse gerek Başbakanımızın gerekse iktidarın önde gelenlerinin asabi enerjilerinden gelmedi mi?
İyi de yıllardır kimden, neden korktular da bu korku düşüncesi sonunda gerçek bir soruna dönüştü?
Bu kadar çok korkmalarının sebebi neydi ?