1.5 milyon üniversite adayı Pazar günü sistem olarak ilk kez gerçekleştirilmiş olan YGS'ye girdiler. Bu yıl YGS'de, Türkçe, Sosyal Bilimler, Temel Matematik ve Fen Bilimleri testleri uygulandı. Adaylara her bir testten 40'ar soru yöneltilmiş. İlk kez uygulanan ve dünyada bir başka örneği olmayan bu sınav sistemini bizzat yakından takip etmekteyim. Çünkü hem seneye aynı stresi yaşayacak olan bir öğrenci velisiyim, hem de sık sık değişen eğitim sistemi o kadar karmaşık hale geldi ki, öğrenciler kadar veliler de, öğretmenler de neyle karşılaşacaklarını bile-memekteler.
GARABET BİR SİSTEM
Anlayacağınız Türk nüfusunun büyük bir çoğunluğunu oluşturan gençlik tam bir 'kobay' olarak yetişiyor.. Unutmamalı ki bu gençler ileride bizleri yönetmeye talip olacakları gibi, Türkiye Cumhuriyeti topraklarında gerek sanayide, gerek ticari hayatta farklı farklı roller de üstlenerek karşımıza çıkacaklar..
Son derece garabet bir eğitim sistemi içinde yetişen gençlerimizden beklentilerimiz de bu durumda sınırlı olmalı.
Gençlik her millet için önemli bir kuvvettir. Bilinçli ve sorumluluk sahibi bir gençlik, o milletin umududur, geleceğinin güvencesidir.
Özellikle de genç bir nüfusa sahip olan Türkiye için (ülkemizde nüfusun yarısı yirmi yaşın altındadır) bu imkanın iyi değerlendirilmesi, Türk Milleti'nin hak etmiş olduğu medeni toplumlar seviyesine ulaşması için gereklidir.
Mustafa Kemal Atatürk, "Gelecek gençlerin, gençler ise öğretmenlerin eseridir" sözleri ile gençliğe özel önem verdiğini vurgulamış, gençlerin eğitimi ve bilinçlendirilmesi konularına dikkat çekmiştir. Türk gençliğine çok güvenen ve bunu her fırsatta vurgulayan Atatürk, ülke topraklarının bö-I lünmez bütünlüğünü ve Cumhuriyeti koruma görevini de sırf bu nedenle gençlere vermiştir.
ŞANSLILAR İŞ BULABİLİR
Neyse dönelim yeni sınav sisteminin inceliklerine. YGS puanlarının en az biri 180 olan adaylar LYS'ye girmeye hak kazanabilecekler. Sınavda 180 ve üzeri puan alanlar, hem meslek yüksekokulu ön lisans programları ile açık öğretim programlarını hem de YGS puanı ile öğrenci alan lisans programlarını tercih edebilecekler. Sonra ne olacak? Ülkenin mevcut 13 milyon işsiz nüfusuna üniversite mezunu olarak katkıda bulunmuş olacaklar. Aralarında şanslı olanları ise örneğin bu yıl Bilgi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi'nden mezun olan Bülent Arınç'ın oğlu Mücahit Arınç gibi, mezuniyetten hemen bir ay sonra TOBB'da siyaset danışmanı olarak iş bulabilecekler.
Allah gençlerimizin yollarını açık etsin...