HABERTÜRK

Kıssadan hisse


19 Ekim 2010

Öyle sorunlu bir ülke olduk ki, hani adam olsa kadını, kadın olsa adamı çoktan boşamıştı. Tartışmasız, krizsiz günümüz geçmiyor. Giyim kuşam kavgasından tutun da domatesin fiyatına, eğitime kadar aklınıza gelen her şeyimizde birçok problem var. Halk arasında derler ya “Fazla naz aşık usandırır..” İşte o misal...
Türkiye’de yaşam gerçekten de karı-koca kavgasından farksız. Şiddetli geçimsizlik durumu, ortamı sürekli gerdiğinden taraflar bir dargın, bir barışık maçı götürmeye çalışmaktalar. Hani çoluk çocuk olmasa, çoktan ya boşanmışlardı ya da biri diğerini öldürmüştü, diyebilirim.
Taraflar arasında zaman zaman öyle ağır sözler, öyle tahrik edici cümleler kullanılmakta ki.. Katliam halinde ağır tahrikten hangi taraf önce davranmışsa emin olun ceza indirimi alır.
Aslında ülkemizdeki bu şiddetli geçimsizliğin tek nedeni varmış ; Özgürlük ve demokrasi... Fakat demokrasiyi savunurken sunuş şekillerine akıl sır erdirmek mümkün değil. Örneğin “Zorunlu din dersi uygulaması.” Madem özgürlükleri savunuyoruz, o zaman neden “zorunlu” kelimesini kullanmaktayız. Bunun adı özgürlükse, insanlar din dersini de seçme haklarına sahip olmalılar. Avrupa Konseyi’ne üye 47 devletten sadece beşinde din dersinin zorunlu olduğunu biliyor muydunuz? Türkiye dışında Yunanistan, Finlandiya, Norveç ve İsveç. Ve bunlardan hiçbiri laikliği benimsemiş devletler değil.
Üye devletlerin çoğunluğu din dersini seçmeli olarak kabul ediyor. Dengesizlik sadece bu konuda değil. Bakın sizlere başka bir örnek sunayım ; Gelecek yıl planlanan genel seçim, AK Parti, CHP ve MHP’nin kasalarını Hazine yardımı ile dolduracak. Hem de 3 kat fazlası ile.. AK Parti 186, CHP 84 ve MHP 57 milyon lira alacaklarmış. Partilerin desteklenmesi Batı’da da var. Ama orada “Barajı aşıp aşmadıkları” gibi bir kavram yok. Partiler ne kadar oy almışsa o oranda yardım alıyor. Benim bildiğim demokratik yaklaşımda budur. Anlaşılan o ki, asıl problem “demokrasi” ve “özgürlük “ kavramlarının bize öğretildiği gibi olmaması. Sanırım birilerinin kullandığı bir başka sözlük daha vardı ve son yıllarda piyasaya sürdüler.