HABERTÜRK

Kafa karıştıran tartışmalar


30 Kasım 2012
Gündem değiştirme konusunda neredeyse Ordinayüs Proffesör olan Başbakan Tayyip Erdoğan kaşla göz arasında kuyuya yine bir taş attı. Kırk akıllı ise bugün hala çıkarmaya uğraşıyorlar.
Kırk akıllı o taşla oyalana dursunlar ...
Anlayamadığım; öğrenim yılının ortasında okullarda tek tip kıyafet zorunluluğunun durup dururken neden kaldırıldığı?
Bu kararla artık İmam Hatiplerde okuyan öğenciler türbanla okula gidebilecekler. Normal ortaokul ve liselerde okuyan öğrencilerde (ders esnasında takılıp takılmayacağı sık sık tartışma konusu olan) din dersinde türban takabilecekler.

Anladığım ise; Yıllarca giymiş olduğumuz okul önlükleri, formalar ani bir kararla , bir çırpıda ortadan kaldırıldılar.
Peki, bir zamanlar siyah olup sonradan maviye dönüşen okul önlükleri ile formaları sever miydik?
Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı okullarda öğrencilerin kılık ve kıyafetlerine dair yönetmeliğin değişmesi ile ilgili tartışmalar (Muhteşem Yüzyıl dizisinden vakit bulup) henüz başlamışken şahsen ben konu hakkında ki karasızlığımı sürdürmekteyim.
Nedenine gelince... Aslına bakarsanız ilkokul yıllarında giymek zorunda olduğumuz siyah önlükleri hiç haz etmezdim. Hele bir de her fırsatta ters dönen o beyaz yakaları...

Bazı günler annem boğazımı rahatsız eden kolalanmış sert yakayı önlüğüme iliklerdi... Boynumu nasıl da sıkardı o yakalar... Eve girer girmez ilk işim yakadan ve önlükten kurtulmak olurdu.
Günümüzde de... Ne rengi maviye dömüş olan beyaz yakalı önlüklerden ne de formalardan, öğrencilerin hoşlandığını zannetmiyorum.

Orta okul ve lisedeyken yedi yıl boyunca lacivert etek beyaz gömlek giymiştim. Okulumu çok sevmeme rağmen formadan o kadar çok nefret etmiştim ki lise son sınıfa geldiğimde ömür boyu lacivert etek ve beyaz gömlek giymeme yemini etmiştim.

Eğitim'de son zamanlarda (bana göre de bir çok olumsuz yönleri olan) o kadar çok değişiklikler yapıldı ki ... Olumlu da olsa sorular sorarak kendimizi tepki göstermeye şartlamışız. Bu arada sahiden; Yönetmelikte ki bu değişiklik neden sene başında değil de tam da Muhteşem Yüzyıl'ı tartışırken yapıldı dersiniz ?