Annelik her kadının hayatı boyunca tatmak istediği çok özel bir duygu...
Ancak yoğun iş yaşamı ve kadının aldığı sorumlulukların hızlı artışı, ileri yaşta anne olmayı da beraberinde getiriyor.
Ama ilerleyen yaşlarda gebelik zorlaşırken, sağlıklı bebek doğurmak da güçleşebiliyor.
Bu nedenle kadınlar genç yaşlarda “kariyer de yaparım bebek de” diyerek anne oluyorlar.
Sonrada hem çocuklar hem anneler için zorlu bir süreç başlıyor. Çalışan anne olmak, sorumluluklar ve maddi manevi büyük sorunları da beraberinde getiriyor.
Başbakan Ahmet Davutoğlu bir kaç gün önce “Aile ve Nüfusun Korunması” programını açıkladı.
Programa göre anneye birinci çocuğu için 300, ikinci çocuğu için 400 üçüncü çocuğu için 600 lira yardım yapılacakmış.
Eğer ebeveyn çocuk için açtığı banka hesabında 100 bin lira para biriktirirse devlet yüzde 15 yardım yapacakmış.
Ayrıca doğum yapan kadınlara çok geniş izin hakları tanınacakmış. 16 haftalık doğum iznine ek, yarım günlük izinler gelecekmiş. Kadın isterse çocuk 5.5 yaşına gelene kadar haftada 30 saat çalışıp tam ücret alabilecekmiş.
Bu düzenlemeler göz önüne alındığında;
Diyelim özel sektördeki bir iş ilanına hem kadın hem erkek iki aday başvurdu. İşveren olsanız (yukarıda ki düzenlemeler göz önüne alınarak) hangisini işe alırsınız?
Ben erkek adayı işe alırım... (Nedenini açıklamama gerek var mı?)
Bataklıkta boğulursun
Geçen hafta Hülya Avşar’ın TV8’deki programının konuğu Arda Turan’dı. Arda Turan ve Sinem Kobal’ın ilişkisi 1.5 yıl önce bitmiş olmasına rağmen herkesin hala onları birbirlerine yakıştırdığından olsa gerek, söz döndü dolandı Sinem Kobal’a geldi. Arda Turan, tipik bir Türk erkeği gibi öyle bir laf etti ki:
“Sinem biz ayrıldıktan sonra başkası ile beraber olduğundan dolayı artık geriye dönmem imkansız.”
Sinem Kobal’ın annesi dayanamadı bir kaç gün sonra hala aklımda takdirle kalan bir cevap verdi.
Anne Kobal, hem ilişkileri sürecinde kızını üzen olayları, kızının kırgınlıklarını, hem de Sinem’in neyi neden yaptığını şu cümleyle özetledi;
“Bataklıkta boğulursun.”
***
Bir kadına ne verirseniz verin,
Onu daha da büyük hale getirir.
Ona sperm verirseniz, size bir çocuk verir.
Ona bir ev verirseniz, size bir çocuk verir.
Ona sebze verirseniz, size yemek verir.
Ona bir gülücük verirseniz, size kalbini verir.
Ona bir şarkı söyleyin, size konser verir.
Kendisine verileni çarpıp çoğaltarak geri verir.
Bu yüzden ona çamur atarsanız,
Karşılığında bir bataklıkta boğulmaya hazır olun.
(Aziz Nesin)