Sonunda millet olarak 1 Kasım seçimlerini de atlattık. Seçim sonuçları hakkında isteyen istediği yorumu, polemiği yapsın unutulmamalı ki bükemediğin bileği öpeceksin.
AK Parti tek başına iktidar olmu. Ancak Davutoğlu’nun balkon konuşmasında dile getirdiği anayasa değişikliği için gerekli olan milletvekili sayısına ulaşamadı.
AKP tek başına iktidar için gerekli olan 276 sayısının üzerinde oy aldı. Alınan sonuç bütün anket şirketlerini şaşırtmış olsa da bence ülkemiz adına en hayırlı neticeye ulaştık.
Eğer sandıktan beklendiği üzere yine koalisyon çıksaydı yeni bir hükümet kuruluna kadar epey canımız yanacaktı.
7 Haziran seçimleri sonrası yaşadığımız süreci hatırlarsanız ne demek istediğimi açık ve net olarak anlamışsınızdır.
Başbakan Ahmet Davutoğlu aylarca kapı kapı gezecek, MHP kırmızı çizgilerini çizecek, CHP şartlarını ortaya sıralayacak, sonra da ver elini üçüncü seçim süreci...
1 Kasım seçimlerinden 4.5 ay gibi bir süreçte tek başına AK Parti hükümeti hem de güçlenerek sandıktan çıkmayı başarmış ise burada suçluyu ya da suçluları çok uzakta aramamak lazım.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye sonsuz bir teşekkürler demeti borçlu olan AK Parti, bence Sayın Bahçeli’ye Liyakat Madalyası (Osmanlı Devleti’nde amme hizmetinde bağlılık, üstün hizmet ve kahramanlık gösterenlere verilen madalya. Sultan İkinci Abdülhamid zamanında ihdas edildi.) vermeli.
CHP ve Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na gelince..
Sayın Kılıçdaroğlu Türkiye siyaseti için fazlasıyla temiz ve düzgün bir isim. İşte sırf bu nedenden dolayı başarılı bir lider olamadı ve olamayacak.
Hem CHP’de, hem MHP’de uzun zamandır gerekli olan acil kan ve lider değişimine olduğu artık inkar edilemez bir gerçek.
HDP’ye gelince...
7 Haziran’da aldıkları oylar kızgınlıkla verilmiş emanet oylardı. 1 Kasım’da kıl payı barajı geçmeleri de bu gerçeği bir kez daha ortaya koymuş oldu.
ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ
Anayasanın değiştirilmesi TBMM üye tam sayısının en az üçte biri olan 184 milletvekilinin imzasıyla teklif edilebiliyor. Bu durumda AK Parti’nin teklifi getireceğine kesin gözüyle bakabiliriz.
AK Parti iktidarının ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın sık sık dile getirdikleri Anayasa değişiklik teklifinin gerçekleşmesi Genel Kurul’da ancak birinci ve ikinci görüşmelerde, maddelerin kabulü ile ikinci görüşmenin sonunda tümünün kabulü üye tamsayısının beşte üç çoğunluğunun gizli oyu ile (ben de yeni öğrendim) mümkün olabilmekteymiş.
Sonuç olarak: Şimdi birlik beraberlik zamanı. Başbakan Davutoğlu bütün Türk halkını kucaklamalı ve Türkiye’yi geleceğe taşıyacak her hareketin öncüsü olmalı.