HABERTÜRK

Geriye sayarken


04 Haziran 2015

Pazar günü yapılacak olan genel seçim için geriye sayım başladı. Son kartlar, son kozlar ortaya çıkmaya, vaatler vaatleri kovalamaya başladı...

Her miting alanında liderlerden yeni yeni vaatler duyar olduk.

Ne mutlu bizleri hatırlayarak sorunlarımızla ilgilenip seçim vaatleri sunanlara, ne mutlu Türkler’i hatırlayanlara...!

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Sultangazi Meydanı’nda gençler için söylediği şu sözler eminim uzun müddet hafızalardan çıkmayacaktır.

Hele bir de CHP seçimlerden beklediği sonucu alsın. Emin olun ki gençler de bu vaatlerin peşini bırakmayacaklardır.

Çünkü gençler işsiz.

Çünkü gençler çaresiz.

Çünkü gençler umutsuz.

Bir ülke için en kötüsü de zaten bu değil midir; umudu bile kaybetmek...

SİZLERE GÜVENİYORUM

Kılıçdaroğlu diyor ki;

Gençler, sizlere güveniyorum. Gençler için çalışacağım, mücadele edeceğim. Sizi görmeyen, işsizliğe mahkum eden bir zihniyetle mücadele edeceğim. Sizi alınterinizin, emeğinizin karşılığı olan iş bulma vaadini yerine getireceğim. Her 5 gençten biri işsiz. İşsizlik sorununu çözmek boynumun borcudur. 100 yılın projesini, Merkez Türkiye Projesi’ni hazırladık. Anadolu’yu güçlendireceğiz. 2 milyon 200 bin gence iş imkanı sağlayacağız. Proje bittiğinde her yıl 140 milyar dolar katma değer yaratacağız. Artık insanlar ülkelerinden, bölgelerinden, köylerinden kopup, büyük kentin varoşlarına gelmeyecekler. Herkese bulunduğu yerde işi, aşı getireceğiz.”

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin de mitinglerini ve partisinin vaatlerini dikkatle dinlemekteyim. Özellikle Elazığ mitinginde ki söylemleri hala aklımı kurcalıyor.

DİKME ÇABASINA GİRDİK

Gerçekten kendi ülkemizde bu kadar çok aç, yoksul, işsiz, evsiz insan varken, neden kendi söküğümüzü dikeceğimize yıllardır başkalarının söküklerini dikme çabası içine girdik?

Bakın Bahçeli Elazığ’da neler demiş, neler sormuş;

Somali’ye para yağdıranlar emekliye cimridir, Myanmara’a servet akıtanlar çiftçiye gaddardır, Suriyeli sığınmacılara milyar dolar harcayanlar mazlumlarımıza duyarsızdır, Filistin ve Libya’ya Elazığ’ın hakkını havale edenler, asgari ücretle çalışanlara acımasız ve zalimdir. Birkaç gün önce 2 bin Filistinli çiftin toplu nikahlarını finanse ettiklerini söylerler. Hastane ve stat yapacaklarını da ilave ediyorlar. Peki Elazığlı kardeşlerime yuva kurarken parayı kim verecektir? Elazığ’ın bitmeyen ve yılan hikayesine dönen stadyumunu kim inşa edecektir? Filistin’e stadyum yapmadan önce gelsinler de Elazığ’a baksınlar.”

Eh, ne diyeyim..

Darısı başımıza!.