HABERTÜRK

Evinizde rahat oturuyor musunuz?


22 Mart 2011

Şahsen ben evimde huzurla yaşamaktayım. Görünen o ki yıllardır sizler de güven içinde çoluk çocuk yaşayıp gitmektesiniz.

Fakat son yıllarda alıştığımız düzende, yönetim şeklimizde köklü değişiklikler yapılmak istenmekte. Bu durum ciddi rahatsızlara sebep olsa da Mustafa Kemal Atatürk’ün kurtardığı ve bizlere bıraktığı toprakların emanetçileri direniyorlar.

Unutulmamalı ki; Türkiye, Osmanlı Devleti’nin I. Dünya Savaşı sonunda yenilmesinden sonra, Osmanlı Devleti’nin yerine devletin Türk nüfus çoğunluğuna sahip toprakları üzerinde, Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde ardıl devletler içinde tek bağımsız devlet olarak kurulmuştur.

29 Ekim 1923 tarihinde cumhuriyeti ilan eden Türkiye Büyük Millet Meclisi bugün hala Türkiye Cumhuriyeti devletinin kurucu iradesinin sahibidir.

Peki, ya tarihte yaşanmış olan bu süreci farklı şekilde noktalamış olsaydık? Sonuçlarını hiç düşündünüz mü?

Muhtemelen Libya, Mısır, Tunus, Mısır veya İran’dan farklı olmazdık..

Bugün evlerimizde rahat, huzurlu ve güvenli bir yaşam sürüyorsak, başımıza bombalar yağmıyorsa bunu Atatürk ve silah arkadaşlarına, kanlarını canlarını bu uğurda feda etmiş şehitlerimize borçluyuz.

Mustafa Kemal Atatürk’ü beğenmeyip ona diktatör diyerek yaptığı devrimleri eleştirenlere sormak istiyorum;

1218’den beri süren Osmanlı Sultan resmiyetinin kaldırılması Türk ulusuna, demokrasi temsilciliği yoluyla halka (1 Kasım 1922) ait bağımsızlığı uygulama hakkı verilmesini mi?

Yeni Türk Devleti’nin Türkiye Cumhuriyeti (29 Ekim 1923) olarak ilan edilmesini mi? (1 Kasım 1922)

1517’den beri Osmanlı’da yer alan halifeliğin (3 Mart 1924) resmiyetinin kaldırılmasını mı?

Dini eğitim sisteminin kaldırılması ve standart ulusal eğitim sistemine (3 Mart 1924) girişi mi?

İslami mahkemeleri kapama ve islam kanunlarını (1924-1937) kaldırmayı mı?

İsviçre Medeni Kanunu ve diğer kanunların adaptasyonu ile laik kanun yapısına (1924-1937) geçmeyi mi?

Mezhep yanlısı manastır ve derviş localarının (30 Kasım 1925) kapanmasını mı?

Örnek alınan İtalyan ceza yasasından yeni ceza yasasına (1 Mart 1926) girişi mi?

Yukarıda sayabildiğim Atatürk devrimlerinden hangisini çıkarırsak, arıza çıkarmaktan vazgeçeceksiniz?

Lütfen iyi düşünün...