Önce şunu belirteyim; Hafta sonu (cumadan pazartesi gününe kadar) evden kapı dışarı çıkmış değilim. Buna rağmen, dünyada görülebileceken güzel yerleri gezdim, en güzel manzaraları gördüm.
Hatta sanki bir an kendimi Beyaz’ın oynadığı reklam filmindeki adada buldum. Dünyayı sadece hafta sonu gibi kısa bir sürede gezebilmek, farklı doğa manzaraları, insan çeşitleri, yaşamları görebilmek... Mümkün mü? Mümkünmüş...
Cuma günü kargodan elime geçen paketin harika bir hafta sonu hediyesi olabileceğini hiç düşünmemiştim.
Bu tarihten bir süre önce Ekrem aramış, bitirmiş olduğu kitabı hangi adresime göndermesi gerektiğini sormuştu.
Sonraki günler bu konuşma tamamen aklımdan uçup gitti. Ta ki cuma günü kargo elime ulaşana kadar. Paketi açınca M. Ekrem İnözü’ün bahsettiği kitap ile baş başa kaldım. İşin güzel tarafı yazılış yerini ve yazılma sürecini biliyor olmam.
Ekrem, bütün yaz sezonu boyunca benim saklı cennetimde teknesini bağlamış ve kitabını yazmaya başlamıştı.
Sizlere yaz sezonunda (kaçabildiğim zamanlarda) ara ara cennetimden yazılar yazarım. Oradan yazdığım yazılar bile hissedilir, sanki farklı olur.
Rahat, huzurlu, dertsiz, tasasız yazılar... Yaz aylarında yazmış olduğum köşe yazılarıma arşivden bakacak olursanız mutlaka oradan yazdıklarımdan birine rastlarsınız.
İşte orada, benim cennetimde (Marmaris Karacasöğüt Global Sailing) yazdığı kitaba Ekrem, “Dünya Varmış” ismini vermiş. Markiz adalarından Fatu Hiva’ya, Dominik Adası’ndan St. Martin’in meşhur plajlarına kadar... Neler neler... Hele, San Balas’ın Ucupseni Koyu’nda yaşayan kadınların işlemeleri..
Ekrem kitabında yelkenli ile yaptığı dünya turunu anlatırken bizleri de unutmamış. Hem harika resimler çekmiş, hem de farklı kültürlerin yaşam şekillerini bizlere resmetmiş.
Kitabının önsözünde dünyayı yelkenli ile gezen ilk Türk denizcimiz Sadun Bora’ya hem de benim saklı cennetimin sahibi olan (Sadun Bora’dan sonra aynı dünya turunu tamamlayan ikinci Türk aile) Karamanoğlu ailesine teşekkür ediyor.
Kitabı nereden bulursunuz bilemiyorum. Bulduğunuzda benim gibi başucu kitabı yapacağınıza eminim. Her gece yatmadan önce yelkenli ile dünyanın güzelliklerine kim uzanmak istemez ki? Rüyalarını gerçekleştiren ve bizlerle paylaşan Ekrem İnözü, bir kez daha tebrik ediyorum. Darısı başımıza...