HABERTÜRK

DP’nin SP çizgisi


15 Mart 2011

Sanırım sağır Sultan dahi önümüzdeki günlerde gerçekleşecek olan Saadet Partisi, Demokrat Parti ve Türkiye Partisi seçim ittifakını duymuştur. Son gelişme ise şöyleymiş; DP ve Saadet Partisi, Saadet Partisi’nin çatısı ve ismi altında birleşiyorlarmış. Bu gelişme birçok kişiyi ve kesimi şaşkına uğratırken gerçek DP veya DYP’lileri hiç şaşırtmadı.

Zaten yazılmış ve sahneye konulmuş olup oynanan senaryo bu değil miydi?

Son yıllarda DP, DYP ve ANAP’ın başına gelenler pişmiş tavuğun başına gelmemiştir. Göz göre göre merkez sağ partiler çökertildiler.

SAĞIN GÜÇLÜ DÖNEMİ
Aslına bakarsanız merkez sağ çökmemiştir. Merkez sağın temsilcisi olan partiler çökertilmiştir. Gerek dünyanın gerekse Türkiye’nin geldiği noktaya baktığınız zaman merkez sağ aslında dünya tarihinin en güçlü dönemini yaşamaktadır.

Bugün (Latin Amerika haricinde) demokrasi ile yönetilen ülkelerde hep merkez sağ iktidarların politikaları hakimdir.

Hatta, iktidara gelenler sosyal demokrat partiler de olsa iktidara geldikten sonra artık merkez sağ politikayı uygulamayı tercih etmektedirler.

Ülkemiz de ise Menderes’le başlayan Demirel ile devam eden merkez sağ misyonunun özü artık kaybolmuştur.

DYP’nin baraj altında kaldığı 2002 seçimleri, Türkiye için bir dönüm noktası olmuştur.

Çünkü o tarihten itibaren merkez sağdaki çöküş, dış güçlerin de etkisiyle rekor bir hızla başladı ve günümüze kadar geldi.

Bugün ortada ne Turgut Özal’ın ANAP’ı ne de Menderes’le başlayan Demirel ile devam eden DYP ya da diğer adıyla DP kalmıştır.

DP’nin Saadet Partisi çatısı altına gireceği söylentisi ise noktayı koymaya yetiyor. 2002 genel seçimleri ile başlayan merkez sağı yok etme projesi 2011 genel seçim dönemi ile tamamlanmış olacak.

KIRAT KAVGASI
Gelişmelere bir de iyi tarafından bakmak lazım. 12 Haziran’daki genel seçimlerde, DP ve DYP arasında yaşanması muhtemel olan amblem problemi ortadan kalkmış olacak.