Sevgili okurlar, bazı insanlarımız devlet ve hükümet arasındaki farkı genellikle bilmezler. Devlet dendiğinde hükümetten, hükümet dendiğinde devletten bahsedildiğini zannederler. Hatta mevcut iktidardan bahsederken; devlet zam yaptı, devlet yasakladı, devlet öyle istedi derler... Halbuki devlet değildir, mevcut hükümettir onların bahsettiği. Devlet: Sınırları belirli bir toprak parçası ile bu topraklarda yaşayan insanlar üzerinde egemenlik hakkı kullanan siyasal, sosyal, kültürel ve ekonomik örgütlenmelere denir. Devleti meydana getiren unsurlar sırayla “nüfus, ülke ve hakimiyet”tir. Nüfus, devletin birinci gerçek unsurudur.
Halkı olmayan bir devlet düşünülemez. Bir devletin var olması için nüfusun az veya çok olmasının önemi yoktur. Nüfusu yüz milyonları geçen devletler olduğu gibi birkaç yüz binlik devletler de vardır. Devletin ikinci gerçek unsuru ülkedir. Bir devletin var olması için yalnız nüfus yeterli olmayıp, bu nüfusun yeryüzünün belli bir bölgesinde, yerleşmiş olması da lazımdır. Çünkü belli ve sabit bir ülke olmadıkça devlet hakimiyetini tam olarak kullanamaz. Devletin üçüncü gerçek unsuru hakimiyettir. İnsan toplulukları düzenli ve istikrarlı bir teşkilat kurmadıkça ve teşkilat o nüfusu belli sınırlar içinde bağımsız olarak idare etmeye başlamayınca devletin varlığından söz edilemez. Bu durumda bir devletin var olması için nüfus ve ülkenin var olması yanında hakimiyet şarttır. Devletler çeşitli şekillerde yönetilirler. Türkiye Cumhuriyeti Devleti demokrasi ile yönetilmektedir. Gelelim hükümete... Hükümet, bir devletin yönetiminden sorumlu gruptur. Hükûmet, politik bir aygıt içindeki görevliler tarafından politika ve kararların uygulanması sürecidir.
BAŞBAKAN’IN SÖZLERİ
Bursa’da konuşan Başbakan Erdoğan şunları söyledi: “Bir başbakanı, bir cumhurbaşkanını, bir bakanı dinleyemezsiniz. Mahkeme kararı falan alamazsınız, böyle bir şey yok. Bunlar devletin kurumlarını, güvenli hat diye bizlere verilen telefonları bile dinleyecek kadar adiler, alçaklar. Mahkeme kararı çıktı. Twitter mwitter hepsinin kökünü kazıyacağız. Uluslararası camia şöyle der, böyle der hiç ilgilendirmiyor. Türkiye Devleti’nin gücünü görecekler. Bunun özgürlükle alakası yok. Özgürlük birinin mahremine girmek değil. Buna fırsat vermeyeceğiz. Süratle bu adımı atıyoruz. Ülkemin güvenliği söz konusu.” Başbakan, “Türkiye Devleti’nin gücünü görecekler” derken yanılıyor. Uluslararası camia bu yasaklamalarla Türk Devleti’nin değil, Türkiye’yi yöneten mevcut hükümetin gücünü görecektir.