“Demokrasi”nin esası “seçim”lerdir. Seçimlerin esası da “güvene dayanır. Halkın güvenmediği bir seçim sistemi ülkeyi olsa olsa “demokrasiye güvensizliğe” götürür.
Koç Üniversitesi ve ABD’deki Ohio Üniversitesi’nin işbirliği ile yapılan araştırma seçmenin yüzde 52’sinin seçimlere güvenmediğini ortaya koyuyor. Halkımız seçimlere neden güvenmiyor?
Çünkü sandıktan çıkan sonuçların, Yüksek Seçim Kurulu‘nun uyguladığı SEÇSİS ile sanal ortamda değiştirildiğini düşünüyorlar da ondan... SEÇSİS‘e güvensizliğin ise birden fazla nedeni var.
Bunlardan en önemlisi, programı yapan şirketin adının ABD‘deki çok sayıda seçim hilesine karışmış olması.
Sırf bu nedenden dolayı Yunan Hükümeti bu sistemi uygulamaktan vazgeçti. Almanya, 2009 yılında bu sistemin oy sahteciliğine yol açacağına karar verdi ve kullanmaktan vazgeçti.
Durum bu kadar açık ise biz neden halen daha kullanmaya devam ediyoruz?
Hatırlarsanız zamanında CHP, MHP ve DSP çeşitli tarihlerde SEÇSİS ile ilgili birçok soru önergesi vermişlerdi. Ama hiçbir sonuç alamadılar.
SEÇSİS bir Amerikan sistemine dayanıyor. İddialara göre Amerika, bu sistemi seçim sonuçlarını “kontrol altına almak” istediği ülkelere satıyor ama kendisi asla kullanmıyor!
Sonuçta da bu ülkenin desteklediği parti iktidar oluyor! Tıpkı zamanında bizim ülkemizde de iddia edildiği gibi.
BİR BAŞKA ANKET
İşte bir başka anket daha... Ankette adil yargılama ve bağımsız yargıyla ilgili sorular sorulmuş ve halkın adalete olan güveninin kalmadığını ortaya çıkmış. “Türkiye’de bir mahkemeye düşseniz adil yargılanacağınıza inanıyor musunuz” sorusuna halkın yüzde 71.4’ü ‘Hayır derken yüzde 28.6’sı ‘Evet’ demiş. Ankette, “Hükümet ve Cumhurbaşkanı yargıya müdahale ediyor mu” sorusuna halkın yüzde 71.7’si ‘Evet’ derken yüzde 28.3’ü ‘Hayır’ cevabını vermiş.
Ayrıca Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın giderek daha otoriterleştiğini ve baskıcı olduğunu düşünenlerin oranı yüzde 67.2 olarak belirtilmiş.
7 Haziran’a kadar anketlerin sayıları artacak. Sonuçlar da hepimizin bildiğinden çok farklı çıkmayacaktır. Peki sandıktan ne sonuç çıkacak?
İsteğimiz kadar “sandıklara sahip çıkalım” diye yırtalım kendimizi, şaibeler bugüne kadar ortadan kalktı mı?
Hayır... İnşallah bu defa yanılalım.