AKP İzmir İl Başkanı Ömür Kabak‘ı şahsen tanırım. Kendisi aslen DP kökenli olup son derece naif, iyi niyetli, azimli bir insandır.
Son günlerde yaptığı bir söyleşide Sayın Kabak, kadınlara, çocuklara, yaşlılara ve engellilere pozitif ayrımcılığı getiren maddeye vurgu yapmış ve Medeni Kanun’da yer alan ‘eşitlik’ ilkesinin yalnızca kağıt üzerinde kaldığını söyleme gafletinde bulunmuş.
Ardından da sözlerine şöyle devam etmiş: “Yalnızca kağıt üzerinde eşitlik vardı. Şimdi kadınlarımıza, yaşlılarımıza, çocuklarımıza, toplumumuzun yüzde 12’sini oluşturan 8.5 milyon engellimize her alanda öncelik tanınacak. Pozitif ayrımcılık yapılacak. Bu değişiklik kağıt üzerindeki eşitliği fiili hayatta sağlayacak.”
Bir noktaya kadar söyledikleri doğru. Yani katılmamak mümkün değil... İşin bir de ‘fakat’la başlayan tarafı var.
12 Eylül’de halkoyuna sunulacak anayasa değişikliği paketi içerisinde yer alan ve kamuoyunda ‘kadınlara ve çocuklara pozitif ayrımcılık’ şeklinde adlandırılan hüküm tartışmalara yol açtığından cümle çoktan değiştirildi.
Hatta değişiklik paketinde yer alan söz konusu maddenin ne anlama geldiği konusu, hem hukukçuları hem de ilahiyatçıları tartışma içine sokmuş, kargaşaya sebebiyet vermişti.
Pozitif ayrımcılık maddesinden ötürü değişiklik paketini değerlendirirken dikkat edilmesi gerektiği konusunda halk uyarılmıştı.
KADER Başkanı Hülya Gülbahar da kendince durumu şöyle değerlendirmişti: “Bu Anayasa paketindeki pozitif ayrımcılık maddesi eğer doğru uygulanırsa şu an Kamu İktisadi Teşekkülleri’nde çalışan kadınların yüzde 8’lik oranı eşitlenmiş olacak. Türkiye‘nin 81 ilinde hiç kadın vali yok. Bundan sonra pozitif ayrımcılık maddesi doğru uygulanırsa yeni atanacak valilerde kadına öncelik verilebilir ve zamanla kadın vali oranı yüzde 50’lere çekilerek tam bir eşitlik ortamı sağlanabilir. “
Hatırlatmak isterim ki Anayasa değişiklik paketinde yer alacağı ileri sürülen ‘kadınlara pozitif ayrımcılık’ iddiasının yerinde şu anda yeller esiyor.
Maddenin son hali ise aynen şu şekilde: “Çocuklar, yaşlılar ve engelliler gibi özel surette korunması gerekenler için alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı sayılamaz.”
Bilmem anlatabildim mi?
Yani söylenenleri boş dinleyerek “SAZAN”lık yapmayalım.