HABERTÜRK

Başkanlık sistemi


09 Şubat 2011

Dün sizlerle Pakize Suda'nın halkın arasına karışarak sorduğu "Başkanlık sistemi nedir?" sorusu karşısında aldığı yanıtların, insanı nasıl dehşete düşüren cinsten olduğunu paylaşmıştım. Konuya öyle bir günde değinmişim ki aynı gün Başbakan'ın başkanlık sistemini halk oyuna götürebileceği konusundaki düşüncelerini okudum. Ve daha da dehşete düştüm. Başkanlık sistemi hakkında en ufak bir bilgisi dahi olmayan halkımız, ülkemizin yönetim şekline karar verme merci olarak sandığa gidecek ve oy kullanacak; öyle mi?
"Eğitim şart" diye boşa dememişler. Sırf bu nedenle iş edindim ve bugün sizlere başkanlık sistemi hakkında biraz bilgi vermek istedim.
Bakın, başkanlık sistemi tam olarak neymiş:
Yasama, yürütme ve yargı organları arasında kesin bir ayrıma ve dengeye dayanan, yasama ve yargı organlarının demokratik denetimi içinde, yürütmenin iktidar olanaklarını genişleten bir hükümet sistemidir. Başkanlık sistemi, başkanlık hükümeti sistemi olarak da adlandırılmaktadır. Herkes tarafından en başarılı bulunan örnek, ABD başkanlık sistemidir.
Başkanlık sisteminin temel unsurları:
a) Başkan, halk tarafından doğrudan ve dolaylı olarak belirli bir süre için seçilir. Bu süre hiçbir biçimde parlamento tarafından kısaltılamaz ve feshedilemez.
b) Kuvvetler ayrılığı kesin bir biçimde uygulanır. Devlet organlarının eşgüdüm içinde aksamadan çalışması için fren ve denge sistemiyle organların yetki ve güç suistimali engellenir.
c) Hükümet üyeleri başkan tarafından seçilir ve azledilir. Başkan, hükümet üyelerinin düşüncelerine uymak zorunda değildir. Hükümet üyeleri yasama organı içinden, başkan tarafından seçilebilir ancak seçildikten sonra yasama organı üyeliklerini sürdüremezler.
d) Devlet başkanı, hükümet başkanı ayrımı yoktur.
e) Başkan, görevi ile ilgili işlerden dolayı sorumsuzdur.
Başkanlık sisteminin iyi işlemesi için gerekli olduğu ileri sürülen koşullar şunlarmış:
a) Başkanın yasama organını feshetme yetkisi olmamalıdır.
b) Başkana yasaları veto edebilme hakkı tanınmalıdır. Başkanın vetosu da yasama organının özel çoğunluğu tarafından aşılabilmelidir. Örneğin 3/5 veya 2/3 gibi.
c) Başkan, yasama organının üyesi olmamalıdır.
Sonuç; ülkemizin içinde bulunduğu şartlar göz önüne alınacak olursa başkanlık sistemine geçiş Türkiye için sonun başlangıcından başka bir şey değildir.